Taraftarlar kadar mücadele etmediniz!

Galatasaray'dan maça güçlü ve potansiyelli bir başlangıç beklerken; Young Boys'un tahrip gücü yüksek futboluna şahitlik ettik... İlk maçta olduğu gibi Rams Park'ta da fizikli ve güçlü oyunculardan kurulu Young Boys, net pozisyonları yakalayan taraf oldu... İlk yarıda Muslera kalesinde devleşerek maçı tuttu. Ama yenilen golden sonra takımının kötü futboluna dayanamayıp, direkt kırmızı kart gördü Muslera. Orta alanda üstünlüğü rakibe verdik. Torreira çok yalnız kaldı. Young Boys, kanatlara çok iyi kullandı. Özellikle Colley ile Barış'ın koruduğu kanadı adeta otobana çevirdiler. Çok da iyi savunma yaptılar. Taraftar baskısından hiç etkilenmeden sadece oyuna odaklandılar. Batshuayi ve İcardi'ye nefes aldırmadılar. Ayağa pas yapıp, topu hızlı çevirdiler.

Kulüplerimiz transferlere milyon euro'lar harcıyorlar. Ama herkesin bildiği, tanıdığı oyuncuları transfer ediyorlar. Hem de ederi 5 olan oyunculara 10 vererek. Bu marifet değil. Marifet; başarı Hadjam ve Colley gibi oyuncuları keşfedip alabilmekte. Hadjam mesela. Adeta Maradona gibi bir sol bek. Piyasa değeri 2 milyon euro. Colley'e ne demeli? Asıl mevkisi sağ kanat ama dün sol kanatta görev yaptı. Hızlı tren gibi gidip geldi. Dağıttı Galatasaray'ı... Santrfor bile oynayabiliyor. Onun da market değeri 2.3 milyon euro. Bir kulübün başkanı olsam ve imkanım olsa hemen bu iki oyuncuyu transfer ederdim.

Jelert'i daha ilk maçında beğenmemiştim. İsviçre'deki maçta koridor olmuştu adeta. Okan hoca da durumun farkına varmış olacak ki, dün ilk yarıda görev vermedi Jelert'e... Peki Galatasaray, Jelert'e ne kadar bonservis ücreti verdi? Tam 9 milyon euro. Könh de Jelert de Galatasaray gibi şampiyon bir takımın bekleri olamaz. Durum ortada zaten. İlk yarıda Galatasaray taraftarı, sahadaki futbolcularından daha fazla mücadele etti, maçı kazanmak adına.

Okan Buruk, ikinci yarıya Berkan Kutlu ve Jelert hamleleri ile başladı. Köhn ve Ziyech'i kenara aldı. Berkan sol beke geçti. Jelert yine koridor oldu. İkinci yarıya da iyi başlayan taraf Young Boys'tu. Yine net pozisyonlar yakaladılar. Rakip tonla gol pozisyonuna girdi, iki şutları direkten döndü. Bir de gol atıp, turu alıp gittiler. 63'te Sara (Galatasaray tarihinin en pahalı transferi) yerini Kerem Demirbay'a bıraktı. Sara, bu maçı kurtarmayacak da hangi maçı kurtaracak! Sadece uzun pas atsın diye bir oyuncuya 18 milyon euro verilir mi? Görülmüş şey değil! Dün hücuma bir katkısı yoktu Sara'nın. Yazık Galatasaray'ın paralarına...

Dünkü maçta bir görüntü vardı. Jelert bakıyor, rakip oyuncu gidiyor. Kademeye mecburen giren İcardi de sarı kart görüyor. İcardi isyan ediyor bu duruma! Ah Jelert ah! Tam 3 ay transfer çalışması yapıp, aldığınız iki oyuncudan biri maça yedek başladı, diğeri maçı tamamlayamadı. Hem de birine 18, diğerine 9 verdiniz. Tam bir fiyasko! Sadece koşan fizikli bir takıma, yıldızlar topluluğu Galatasaray iki maçta da yenildi ve Şampiyonlar Ligi'ne veda etti. Galatasaray taraftarına yazık değil mi? Bu sonuç ekonomik anlamda da tam bir yıkım oldu. Büyük gelirden oldu Galatasaray!