Tercih hatası

Enis Bardhi 59'da golü atsa, skor 3-1 olacak ve maç Trabzonspor lehine bitecekti. Karşı karşıya pozisyonda o kadar kötü vurdu ki...
Aslında Abdullah Avcı, 56'da Maxi Gomez ve Abdülkadir Ömür'ü çıkararak; Enis Bardhi ve Umut Bozok değişikliklerinde acele etti.
Hem acele etti, hem de giren oyuncularda tercihleri yanlıştı.
O dakikaya kadar Abdülkadir Ömür ve Gomez, Beşiktaş için bir tehdit unsuruydu. Abdülkadir Ömür pres yapıyor; Maxi Gomez de rakip savunmayı çıkarmıyordu.
Maçın ilk yarısında oyun Trabzonspor'un istediği gibi gelişti.
Abdullah Avcı'nın bütün planları tuttu.
Ama savunması sancılı Beşiktaş'a karşı öne geçmişsin, neden geriye yaslanıyorsun ve kontrollü oyun ezberine geri dönüyorsun.
Çünkü Maxi Gomez'in golünden sonra Beşiktaş sahada uzun süre toparlanamazken, tribünleri de suskunluğa bürünmüştü.
Trabzonspor'un bu maçı kazanması için yapması gereken en önemli hamle Weghorst'u etkisiz hale getirmekti.
Bartra, oyun genelinde Weghorts ile iyi boğuştu. Ama bir yere kadar.
Cenk Tosun'un attığı golden önce Trabzonspor savunmasında tehlike çanları çalıyordu. Bartra'nın yetmediği yerde Hugo devreye girmeliydi. Zaten beraberlik golü de Weghorts'un hamlesi ve Tosun'un vuruşu ile geldi.
Avrupa yorgunu Trabzonspor, kondüsyon olarak Beşiktaş karşısında zorlanmadı.
Beşiktaş oyunun son bölümünde Trabzonspor kalesine dalga dalga geldi.
Sen 2-1 öndeyken, yakaladığın pozisyonu atacaksın.
Monaco maçının yıldız ismi Bakasetas, derbide biraz etkili olabilseydi Trabzonspor, İstanbul'dan rahat bir galibiyet ile Trabzon'a dönerdi.
Trabzonspor, oyun genelinde gereksiz yere telaş yaparak, Beşiktaş'ı oyuna ortak etti.
H H H
Ali Şansalan, Yusuf Yazıcı'nın Gedson Fernandes'e yaptığı harekete önce sarı kart göstermişti. VAR uyarısı ile sarıyı iptal edip kırmızı kartını çıkardı. Bence de kırmızı kartlık bir hareketti Yusuf'un yaptığı. Yusuf Yazıcı, ben neydim, neden bu hallere düştüm, zirveye kolay çıktın Yusuf kardeşim, ama zirvede kalmak kolay değildir. Sen daha çok çalışman gerekirken, 'ben bir futbol starıyım' gözüyle bakmaya başladın mesleğine.
Ve şimdi hamle oyuncusu olarak görev alıyorsun. Ama o eski halinden eser yok. Futbolda çalışmayana sahada ekmek yok görüyorsun. Ronaldo'yu, Messi'yi örnek al kendine.
Trabzonspor, avucunun içine gelen 3 puanı; kenar yönetimin değişikliklerde erken davranması, net fırsatları kaçırması, rakibin baskısı karşısında oynamak yerine savunma yapmaya çalışması nedeniyle koruyamadı.
Büyük takım, hele hele deplasmanda oynuyor ve öne geçiyorsa, skoru korumaya çalışmayacak. 2'yi, 3'ü atmaya çalışacak. Trabzonspor, Beşiktaş karşısında bunu yapsaydı rahat bir galibiyet ile yoluna devem ederdi.
Beşiktaş'a gelirsek, 2-2'yi yakaladıktan sonra galibiyeti kaçırdı.
Büyük baskı kurdu. Hocasının elinde Cenk Tosun, Muleka ve Gedson Fernandes gibi hücum silahları vardı. Rakipten çekindiği için ilk 11'de oynatmadı. Cenk Tosun'u da tribünlerin yoğun isteği üzerine oyuna almak zorunda kaldı. O Cenk Tosun da Valerien İsmail'i kurtarmış oldu.
Aslında derbinin sonucunu hocalar belirledi. Valerien İsmail, cesur bir kadro sahaya süremedi. Abdullah Avcı da her şeyin lehine geliştiği bir maçta doğru zamanda doğru hamleler yapamadı.
Ama yine de Abdullah Avcı'yı alkışlamak lazım. Trabzonspor'un başında Üç Büyükler'e karşı İstanbul'da derbi kaybetmedi.
Skor, Beşiktaş'ı mutsuz ederken, Avrupa yorgunu Trabzonspor'u sevindirmese de mutsuz da etmedi.