Burak’sız olmuyor!

Beşiktaş ilk yarıda çok coşkulu ve baskılı bir futbol ortaya koydu. Daha ilk dakikadan itibaren oyunu Çaykur Rizespor ceza sahasına yıkan siyahbeyazlılar, o kadar çok gol kaçırdı ki...
Birde şunu söylemek lazım; Lens ve Boyd kanatlardan çok etkili olmadı. Buna rağmen çok pozisyon buldu Kartal.
Bir futbol tabiridir: Atamayana atarlar... Aynen öyle oldu gerçekten.
Ç. Rizespor'un kaleyi bulan ilk şutu (Dk 37) gol oldu. Oğulcan Çağlayan, belki de haftanın en güzel gollerinden birini attı. İki pasla (Samudio-De Pauw) golü buldu Karadeniz ekibi.
Tamam gol için bastırıyorsun ama defans da bu kadar boş bırakılmaz ki...
Abdullah Avcı, ikinci yarıya Douglas ve N'Koudou hamlesi ile başladı. Oğuzhan ve Boyd'u kenara aldı. Bu değişiklik işe yaradı ve Vida ile beraberlik golünü buldu Beşiktaş.
Caner'in asisti de usta işiydi.
N'Koudou ve Caner solda müthiş işler yaptı. Özellikle N'Koudou'nun girişi ile büyük bir baskı kurdu rakip kalede siyah-beyazlılar. Beşiktaş maçı kazanmak için her şeyi yaptı; saha içinde futbolcular çok istekliydi; kenarda da Abdullah hoca hamle üzerine hamle yaptı. Tribünler de 90 dakika hiç susmadan Beşiktaş'ı destekledi.
Hatta yeni transfer Rebocho da son dakikalarda oyuna girdi. Ama futbol şansı dün gece yanında değildi Beşiktaş'ın. Siyah-Beyazlılar, iyi oynadıkları maçtan 1 puanla ayrılarak zirve yarışında yara aldı.
Beşiktaş için maçın ana fikri şu:
Burak Yılmaz'sız olmuyor...
Çaykur Rizespor'un da hakkını teslim etmek lazım. Onlar da puan almak için iyi savaştılar. Hatta oyunun son saniyelerinde maçı bile kazanabilirlerdi. Çünkü bir topları direkten döndü. İsmail Kartal iyi bir takım oluşturmuş.