Onazi’nin yüreği
- Zeki Uzundurukan Yazıları
- 10 Aralık 2017, 00:24:30
ERSUN Yanal'ın Trabzonspor'u ile Rıza Çalımbay'ın Trabzonspor'u arasında güneş ışığı ile mum aydınlığı kadar fark var. Sonuç ortada. Çok gol yiyen, rakip kim olursa olsun yediği golden sonra oyunu bırakan, teslimiyetçi bir ruha bürünen Trabzonspor, Rıza hoca geldikten sonra pes etmeyen, savaşan bir takım haline geldi.
Takım aynı takım; ama artık kazanmayı alışkanlık haline getiren, gol yemeyen, akıllı futbol oynayan ve çok gol atan bir Trabzonspor var.
Trabzonspor'un eksikleri çoktu.
Ama iştahlı bir yüreği vardı. Futbol da yürek işi zaten. Alın teri ve takım bütünlüğü birleşince galibiyetler de art arda geliyor. Rıza Çalımbay'ın ortaya koyduğu 6 maçlık hedefin 4 maçı kayıpsız geçildi. Kaldı Bursaspor ve Karabükspor maçları.
Bordo-mavili takım, rüzgarı arkasına aldı; müthiş bir öz güven kazandı ve galibiyetler geldikçe iştahı daha da artı.
Bütün bu artıları cebine koyan Fırtına'nın, ilk yarıda kalan 2 maçını da kazanacağını düşünüyorum. Çünkü ortada net bir görüntü var.
Rıza Çalımbay, öncelikle sonuca odaklı bir futbol oynatıyor. Önce galibiyet temel felsefe. Ama takımı öne geçtikten sonra şahane futbol oynuyor.
Dün Mustafa Akbaş da sakatlandıktan sonra Hubocan dışında stoperi yoktu sahada bordo-mavililerin.
Ama Burak da dahil bütün takım topun arkasına geçince doğru pozisyon alıp, çok akıllı işler yaptı.
Rıza hocanın hamleleri...
Onazi tam bir atom karıncaydı dün.
Rıza Çalımbay'ın Beşiktaş'taki günlerini hatırlattı bana. Hubocan, hatasız bir maç çıkardı. Onur, Antalyaspor maçından sonra dün de skor 1-0'ken mucizevi bir kurtarışla galibiyette önemli rol oynadı.
Trabzonspor'un zirve yürüyüşü sürüyor.
Bir parantez de Abdülkadir için açmak lazım. Özellikle Yusuf çıktıktan sonra adeta Messi kimliğine büründü Abdülkadir. Pereira'nın Bero'ya attırdığı goldeki ustalığı da ayakta alkışlanacak cinstendi. Olcay oyuna girdikten sonra çok çalıştı. Rodallega da girdi ve golünü attı. Dün Rıza hocanın tüm hamleleri mükemmeldi.
Trabzonspor, bu iştahlı futbolu ve savaşçı kimliği ile zirve ile arasındaki puan farkını ligin ikinci yarısında kapatır.
Ama en önemlisi istikrar. Rıza Çalımbay, belli ki bu yola baş koymuş.
Tüm Trabzonsporlulara düşen görev, bu takıma sahip çıkmak; Rıza hocaya destek olmak. Sonrasında şampiyonluklar da gelir, kupalar da...
Takım aynı takım; ama artık kazanmayı alışkanlık haline getiren, gol yemeyen, akıllı futbol oynayan ve çok gol atan bir Trabzonspor var.
Trabzonspor'un eksikleri çoktu.
Ama iştahlı bir yüreği vardı. Futbol da yürek işi zaten. Alın teri ve takım bütünlüğü birleşince galibiyetler de art arda geliyor. Rıza Çalımbay'ın ortaya koyduğu 6 maçlık hedefin 4 maçı kayıpsız geçildi. Kaldı Bursaspor ve Karabükspor maçları.
Bordo-mavili takım, rüzgarı arkasına aldı; müthiş bir öz güven kazandı ve galibiyetler geldikçe iştahı daha da artı.
Bütün bu artıları cebine koyan Fırtına'nın, ilk yarıda kalan 2 maçını da kazanacağını düşünüyorum. Çünkü ortada net bir görüntü var.
Rıza Çalımbay, öncelikle sonuca odaklı bir futbol oynatıyor. Önce galibiyet temel felsefe. Ama takımı öne geçtikten sonra şahane futbol oynuyor.
Dün Mustafa Akbaş da sakatlandıktan sonra Hubocan dışında stoperi yoktu sahada bordo-mavililerin.
Ama Burak da dahil bütün takım topun arkasına geçince doğru pozisyon alıp, çok akıllı işler yaptı.
Rıza hocanın hamleleri...
Onazi tam bir atom karıncaydı dün.
Rıza Çalımbay'ın Beşiktaş'taki günlerini hatırlattı bana. Hubocan, hatasız bir maç çıkardı. Onur, Antalyaspor maçından sonra dün de skor 1-0'ken mucizevi bir kurtarışla galibiyette önemli rol oynadı.
Trabzonspor'un zirve yürüyüşü sürüyor.
Bir parantez de Abdülkadir için açmak lazım. Özellikle Yusuf çıktıktan sonra adeta Messi kimliğine büründü Abdülkadir. Pereira'nın Bero'ya attırdığı goldeki ustalığı da ayakta alkışlanacak cinstendi. Olcay oyuna girdikten sonra çok çalıştı. Rodallega da girdi ve golünü attı. Dün Rıza hocanın tüm hamleleri mükemmeldi.
Trabzonspor, bu iştahlı futbolu ve savaşçı kimliği ile zirve ile arasındaki puan farkını ligin ikinci yarısında kapatır.
Ama en önemlisi istikrar. Rıza Çalımbay, belli ki bu yola baş koymuş.
Tüm Trabzonsporlulara düşen görev, bu takıma sahip çıkmak; Rıza hocaya destek olmak. Sonrasında şampiyonluklar da gelir, kupalar da...