FİNLANDİYA MAÇINI DA TRABZON’DA OYNAYALIM
- Zeki Uzundurukan Yazıları
- 12 Kasım 2016, 23:06:49, Güncelleme: 13 Kasım 2016, 09:21:35
Biz ne zaman rahat bir maç izleyeceğiz?
Oysa Kosova maçı öncesinde ilaç gibi bir rakip, farklı yener, rüzgarı ve morali arkamıza alır; grupta gaza basarız diyorduk. Dün Antalya'da hiç de öyle bir ilk yarı izleyemedik.
Hakan Çalhanoğlu, Burak Yılmaz, Volkan Şen ve Mehmet Topal ile rakip kaleyi şut yağmuruna tuttuk adeta dövdük durduk. Ama oyuncularımızın beceriksizliğine bir de Kosova kalecisi Ujkani'nin mucizevi kurtarışları eklenince koca 45 dakikada goller beklerken bir gol bile bulamadık. Tam ilk yarı golsüz bitiyor diye üzüldüğümüz bir anda Kosova'nın golü geliyordu az daha. Kale direğine dua edelim. Gerçi bizim de ilk yarıda Mehmet Topal'ın kafa vuruşunda direkten dönen bir topumuz var.
İlk yarıda sadece Antalyalı futbolseverlerin müthiş coşkusunu çok beğendim.
Görsel şovlarla da taraftarlık dersi, milli ruh dersi verdi Antalyalı sporseverler...
Helal olsun. Hem misafirperverlikleri ile hem de takımımıza olağanüstü destekleri ile tıpkı Konya şehri gibi 10 üzerinden 10 aldılar.
Fatih Terim, Oğuzhan'ın yerine Yunus Mallı'yı ikinci yarıda sahaya sürdü. İmparator'un bu sihirli değişikliği hemen etkisini gösterdi.
Çünkü ilk yarıda özellikle Volkan Şen'in kanadından Kosova duvarını delmeye çalıştık.
Göbekten hücum edemedik, 2'ye 1 yapamadık. İşte Yunus Mallı ilaç oldu, bu sıkıntımızını çözdü. İşte o Yunus Mallı, etkili çalımları ile adeta rüzgar gibi Kosova ceza sahasına girip Burak'a çıkardı; Burak Yılmaz da topu ağlarla kucaklaştırdı. A Spor'daki yayınlarımda hep söylüyorum.
A Milli Takımımız'ın birinci golcüsü her zaman Burak Yılmaz'dır. Burak Yılmaz'sız ve Arda Turan'sız bir milli takım, keçiboynuzu tadındaydı onlarsız oynadığımız 3 maçta. Döndüler! İyi ki döndüler!
ÖZGÜVEN KAZANDIRDI
4 dakikada 2 gol gönderdik Kosova kalesine.
İkinci golde de Burak Yılmaz'ın katkısı büyük. Usta forvetin direkten dönen şutunu Volkan Şen de harika tamamladı.
İşte budur! Bazen sahada işler yolunda gitmez. Ne kadar güçlü olursan ol! Dün böyle bir ilk yarı oynadık. Kenar yönetimimizin oyuna tek bir dokunuşu ile Kosova engelini çok kolay bir şekilde geçtik.
2 farkı yakaladıktan sonra oyunu rölantiye aldık. Topun arkasına geçtik. Kosova'nın topla çok oynamasına izin verdik, kalemizde pozisyonlar buldular. Önce Giresunspor'dan sonra da Gençlerbirliği'nden tanıdığımız Vedat Muriqi savunmamızı çok zorladı.
Kardeş ülke Kosova karşısında aldığımız galibiyet, bize sadece 3 puan değil özgüven de kazandırdı.
Biz çok kaliteli oyunculardan kurulu bir Milli Takımız. 2018 Dünya Kupası'na gidemezsek çok yazık olur. Hem de yanı başımızda yani Rusya'da düzenlenecek bir Dünya Kupası'na. Her ne kadar Hırvatistan gaza basmış Rusya'ya koşuyor olsa da... A Milli Takımımız'ın hala grup birincisi olma şansı var. Grup ikincisinin direkt gidemediği bir şampiyona olduğu için Play-Off çilesini yaşamadan gitmeliyiz Rusya'ya... Ancak şu bir gerçek ki, bu futbolla biz grup birincisi filan olamayız.
Daha çok çalışmamız ve artık ideal kadromuzu oluşturmamız gerek.
Antalya ve Konya, Milli Takım'a kusursuz evsahipliği yapıyor. Trabzon'da bir sanat eseri güzelliğinde Karadeniz'in ve yemyeşil doğanın tam ortasında bir stat, kapılarını Türk futboluna açıyor. Trabzon Akyazı'ya yapılan bu şaheser stat, Milli Takım'ı ağırlamayı fazlasıyla hak ediyor. 24 Mart 2017'deki Türkiye-Finlandiya maçı Trabzon'da oynansın...
Oysa Kosova maçı öncesinde ilaç gibi bir rakip, farklı yener, rüzgarı ve morali arkamıza alır; grupta gaza basarız diyorduk. Dün Antalya'da hiç de öyle bir ilk yarı izleyemedik.
Hakan Çalhanoğlu, Burak Yılmaz, Volkan Şen ve Mehmet Topal ile rakip kaleyi şut yağmuruna tuttuk adeta dövdük durduk. Ama oyuncularımızın beceriksizliğine bir de Kosova kalecisi Ujkani'nin mucizevi kurtarışları eklenince koca 45 dakikada goller beklerken bir gol bile bulamadık. Tam ilk yarı golsüz bitiyor diye üzüldüğümüz bir anda Kosova'nın golü geliyordu az daha. Kale direğine dua edelim. Gerçi bizim de ilk yarıda Mehmet Topal'ın kafa vuruşunda direkten dönen bir topumuz var.
İlk yarıda sadece Antalyalı futbolseverlerin müthiş coşkusunu çok beğendim.
Görsel şovlarla da taraftarlık dersi, milli ruh dersi verdi Antalyalı sporseverler...
Helal olsun. Hem misafirperverlikleri ile hem de takımımıza olağanüstü destekleri ile tıpkı Konya şehri gibi 10 üzerinden 10 aldılar.
Fatih Terim, Oğuzhan'ın yerine Yunus Mallı'yı ikinci yarıda sahaya sürdü. İmparator'un bu sihirli değişikliği hemen etkisini gösterdi.
Çünkü ilk yarıda özellikle Volkan Şen'in kanadından Kosova duvarını delmeye çalıştık.
Göbekten hücum edemedik, 2'ye 1 yapamadık. İşte Yunus Mallı ilaç oldu, bu sıkıntımızını çözdü. İşte o Yunus Mallı, etkili çalımları ile adeta rüzgar gibi Kosova ceza sahasına girip Burak'a çıkardı; Burak Yılmaz da topu ağlarla kucaklaştırdı. A Spor'daki yayınlarımda hep söylüyorum.
A Milli Takımımız'ın birinci golcüsü her zaman Burak Yılmaz'dır. Burak Yılmaz'sız ve Arda Turan'sız bir milli takım, keçiboynuzu tadındaydı onlarsız oynadığımız 3 maçta. Döndüler! İyi ki döndüler!
ÖZGÜVEN KAZANDIRDI
4 dakikada 2 gol gönderdik Kosova kalesine.
İkinci golde de Burak Yılmaz'ın katkısı büyük. Usta forvetin direkten dönen şutunu Volkan Şen de harika tamamladı.
İşte budur! Bazen sahada işler yolunda gitmez. Ne kadar güçlü olursan ol! Dün böyle bir ilk yarı oynadık. Kenar yönetimimizin oyuna tek bir dokunuşu ile Kosova engelini çok kolay bir şekilde geçtik.
2 farkı yakaladıktan sonra oyunu rölantiye aldık. Topun arkasına geçtik. Kosova'nın topla çok oynamasına izin verdik, kalemizde pozisyonlar buldular. Önce Giresunspor'dan sonra da Gençlerbirliği'nden tanıdığımız Vedat Muriqi savunmamızı çok zorladı.
Kardeş ülke Kosova karşısında aldığımız galibiyet, bize sadece 3 puan değil özgüven de kazandırdı.
Biz çok kaliteli oyunculardan kurulu bir Milli Takımız. 2018 Dünya Kupası'na gidemezsek çok yazık olur. Hem de yanı başımızda yani Rusya'da düzenlenecek bir Dünya Kupası'na. Her ne kadar Hırvatistan gaza basmış Rusya'ya koşuyor olsa da... A Milli Takımımız'ın hala grup birincisi olma şansı var. Grup ikincisinin direkt gidemediği bir şampiyona olduğu için Play-Off çilesini yaşamadan gitmeliyiz Rusya'ya... Ancak şu bir gerçek ki, bu futbolla biz grup birincisi filan olamayız.
Daha çok çalışmamız ve artık ideal kadromuzu oluşturmamız gerek.
Antalya ve Konya, Milli Takım'a kusursuz evsahipliği yapıyor. Trabzon'da bir sanat eseri güzelliğinde Karadeniz'in ve yemyeşil doğanın tam ortasında bir stat, kapılarını Türk futboluna açıyor. Trabzon Akyazı'ya yapılan bu şaheser stat, Milli Takım'ı ağırlamayı fazlasıyla hak ediyor. 24 Mart 2017'deki Türkiye-Finlandiya maçı Trabzon'da oynansın...