Soğukta röveşata
Visca takviyeli Trabzonspor, Nwakaeme ve Djaniny eksiklerine rağmen ümitliydi karlı Sivas deplasmanında. Rakibin de önemli eksikleri göze çarpıyordu, Fajr gibi, Gradel gibi pek çok takımın kaderine etki edebilecek iki kritik oyuncusundan mahrumdu Sivasspor.
Maçın ilk dakikalarında soğuk havanın çok etkili oynadığı görüldü.
Sahadaki her aksiyonun neticesini belirleyen bu soğuğa karşı her iki takım da ısıtıcı bir oyun sergileyemedi.
Trabzonspor, görece genç ve tecrübesiz Sivas merkez orta alanına karşı bir üstünlük geliştiremedi.
Visca da bu durgunluğa çare olamadı, o da etkisiz göründü ilk yarı boyunca. Sivasspor, Trabzonspor'un direnç noktaları sayılabilecek Hamsik ve Bakasetas'ı sıkıştırırken Trabzon orta sahası buna panzehir geliştiremedi.
Sezonun Trabzonspor adına en belirleyici oyuncularından biri olan Uğurcan'ın hatası sonrası gelen Sivasspor golünden sonra Trabzonspor, bu sezon hemen her maç yaptığı gibi çabuk toparlandı.
Orta sahadan beklenen verimi alamadığını gören Hugo, çok iyi bir koşuyla Cornelius'un boşalttığı alana sızan Abdülkadir'i güzel bir pasla, Abdülkadir de bu güzel pası şık bir golle ödüllendirdi.
***
İkinci yarı "Mareşal Kış" biraz daha etkinliğini hissettirirken Trabzonspor orta sahasının sazı eline alma beklentileri Visca ve Abdülkadir'in yerine oyuna giren Yusuf Erdoğan'ın da bekleneni verememesi sebebiyle etkisiz göründü.
Bu esnada kar, sahadaki oyunculara nasıl oynamaları gerektiği konusunda ince ince ipuçları verir gibi yağıyor, etkisini artırıyordu.
Kar yağışının oyuna ve zemine etkisini lehine çevir mek isteyen Sivasspor, kaleyi gördüğü yerden yokluyordu. Trabzonspor ise ısrarla organizasyon arıyordu.
Bu organizasyon denemelerinden birinde nihayet Yusuf Erdoğan'la gole yaklaştı Trabzonspor; savunma topu çizgiden çıkardı.
Sonraki dakikalarda Trabzonspor beraberliğe, Sivasspor da ara ara şansının kendisine sunacağı bir hediyeye oynadı.
Saha şartları ve eksikler Trabzonspor'un oyununu etkilese de; genel olarak lidere yakışır bir hırs ve arayış gösteremedi Trabzonspor.
Bir de hakem parantezini açmak lazım ki, sahada bir bordo-mavi forma varsa karşısında yer almayı nasıl yapıyorsa hep başarıyor.
Yine de bu coğrafyada böyle maçların altın kuralı bellidir:
Yenemiyorsan yenilme.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.