Soğukkanlı galibiyet
- Yunus Emre Sel Yazıları
- 21 Aralık 2021, 23:15:54, Güncelleme: 22 Aralık 2021, 06:50:09
Eksikler barizdi, gedikler sürpriz. Trabzonspor için eksikleriyle girdiği bir maçta bu kadar gedik vermek gerçekten sürprizdi.
Henüz maç ısınmadan iki tehlikeli pozisyon gördü kalesinde. Ligin son haftalarının formsuz ekini Altay güçlü rakibini ısırdıkça morallendi. Aslında bu, yani kapanması beklenen, tamamen geriye yaslanması beklenen bir rakibin zaman zaman baskı kurması Trabzonspor'un daha kolay boş alan bulması demekti.
Fakat orta sahada Hamsik haricinde sorumluluk alması gereken oyuncular bekleneni veremeyince, beklenen tempoyu yapamayan Trabzonspor, kanatları da neredeyse hiç kullanamadı. Altay göbeği çok iyi kapattığı gibi alan kapamakta da gayretliydi.
Trabzonspor'un yediği golde o bölgeyi savunması gereken isimler maçı bizim gibi seyretti. Uğurcan gibi bir kaleciye gol atabilmek için tam da bunlar gerekiyordu. Boş zaman ve mükemmel bir vuruş. İkinci yarı Trabzonspor, Bakasetas ve Dorukhan gibi oyun zekası ve topla ilişkisi çok iyi iki oyuncuyla başladı ve 45 dakikada kuramadığı üstünlüğü 5 dakikada kurdu. Ve hemen sonrasında yine net paslaşmalar sonucunda gelen net bir vuruşla gelen Cornelius golü.
Bu değişiklikler sonrasında kontra atak oyununa dönem Altay, biri direkten dönen üç önemli pozisyonundan biraz şansızlık biraz da kalite eksikliği nedeniyle yararlanamadı. Sonra oyun klasik bir süper lig açmazına girdi.
Burada, Abdülkadir Ömür'ü sol beke alan Abdullah Avcı, Koita'yla ön alanı ikilerken klasik 4-4-2'ye döndü.
Bütün bunlar olurken sahada sessiz bir mucize gerçekleşmeye devam ediyordu tabii. Uğurcan adında gösterişsiz bir mucize… Maçın bitiş anlarına yakın, oyuna sonradan giren bir diğer oyuncu olan Koita'nın asistinde Cornelius, bütün soğukkanlılığıyla golü attı. Gösterişsiz mucizenin parmaklarıyla tutunduğu bu zor maçta Trabzonspor hanesine çok kritik bir üç puan daha yazdırarak kış koşullarına da hazır olduğu mesajını verdi, kuzeyden güneye, doğudan batıya…
Henüz maç ısınmadan iki tehlikeli pozisyon gördü kalesinde. Ligin son haftalarının formsuz ekini Altay güçlü rakibini ısırdıkça morallendi. Aslında bu, yani kapanması beklenen, tamamen geriye yaslanması beklenen bir rakibin zaman zaman baskı kurması Trabzonspor'un daha kolay boş alan bulması demekti.
Fakat orta sahada Hamsik haricinde sorumluluk alması gereken oyuncular bekleneni veremeyince, beklenen tempoyu yapamayan Trabzonspor, kanatları da neredeyse hiç kullanamadı. Altay göbeği çok iyi kapattığı gibi alan kapamakta da gayretliydi.
Trabzonspor'un yediği golde o bölgeyi savunması gereken isimler maçı bizim gibi seyretti. Uğurcan gibi bir kaleciye gol atabilmek için tam da bunlar gerekiyordu. Boş zaman ve mükemmel bir vuruş. İkinci yarı Trabzonspor, Bakasetas ve Dorukhan gibi oyun zekası ve topla ilişkisi çok iyi iki oyuncuyla başladı ve 45 dakikada kuramadığı üstünlüğü 5 dakikada kurdu. Ve hemen sonrasında yine net paslaşmalar sonucunda gelen net bir vuruşla gelen Cornelius golü.
Bu değişiklikler sonrasında kontra atak oyununa dönem Altay, biri direkten dönen üç önemli pozisyonundan biraz şansızlık biraz da kalite eksikliği nedeniyle yararlanamadı. Sonra oyun klasik bir süper lig açmazına girdi.
Burada, Abdülkadir Ömür'ü sol beke alan Abdullah Avcı, Koita'yla ön alanı ikilerken klasik 4-4-2'ye döndü.
Bütün bunlar olurken sahada sessiz bir mucize gerçekleşmeye devam ediyordu tabii. Uğurcan adında gösterişsiz bir mucize… Maçın bitiş anlarına yakın, oyuna sonradan giren bir diğer oyuncu olan Koita'nın asistinde Cornelius, bütün soğukkanlılığıyla golü attı. Gösterişsiz mucizenin parmaklarıyla tutunduğu bu zor maçta Trabzonspor hanesine çok kritik bir üç puan daha yazdırarak kış koşullarına da hazır olduğu mesajını verdi, kuzeyden güneye, doğudan batıya…