"Kibriti alt yapı çaktı!"

Bugün bir çok kulübümüz maddi anlamda zordayken Beşiktaş'ın makus talihini değiştiren ÖZKAYNAK devrimini hatırlamak, sanırım karanlık günlerde yol gösterici bir fener görevi görebilir. O nedenle bugün tarihe not düşerken diğer kulüplerimiz için de bir kılavuz önermiş olacağız. Gelin şimdi o günlere dönelim... Bu yazıyı okurken o yılları bilmeyenler için şu hatırlatmaları yapalım; para gerçekten çok kıymetli ve bulmak zor... Futbol, anne-babalar için cazip değil, çocukları teşvik etmek şöyle dursun "futbol oynarsan kafanı kırarım" tarzı yaklaşımlar daha popüler... Yetenek aramak, bulmak o kadar zor ki, federasyon, Gündüz Tekin Onay, Hamdi Serpil Tüzün, Adnan Dinçer gibi futbola hayatlarını adamış hocaları İzmir Ödemiş yaylasında Anadolu'nun dört bir yanından gençleri bin bir zorlukla toplayıp yetenek taraması yapmaktadır. Yani bugünkü gibi anne- babalar çocukları ellerinden tutup seçmelere götürmüyorlar.

ZOR ŞARTLAR, KIT İMKANLAR
Üsküdarlı Balıkçı Süleyman gibi gönüllüler de hiçbir karşılık beklemeden, kendi çevrelerindeki genç yetenekleri takip eder ve bir şekilde onları futbola kazandırmaya çalışırlar... Küçük bir not olarak buraya ilave etmek gerekirse, Beşiktaş alt yapı devriminde koordinatörlük (o dönem böyle bir makam yok ama bugünkü karşılığını yazdım) yapan Affan Keçeci, Üsküdarlı Balıkçı Süleyman'a bir açık tribün serbest giriş kartı çıkarıp yetenekleri Beşiktaş'a getirmesini garanti altına alır... Yanı o dönemde işler çok zor şartlarda ve kıt imkanlarla yürütülmektedir. Beşiktaş 70'li yılların ortasında bir yandan şampiyonluk hasretiyle yanıp tutuşurken diğer yandan büyük maddi sıkıntılar içindedir. Tesis yok, para yok, borç bini aşmış... "Beşiktaş için bir kibrit çak" kampanyası organize edilse de pek bir sonuç alınamaz. Kibrit yanmamıştır! 1977 yılında dönemin başkanı zet Üstünkaya (Allah rahmet eylesin, Beşiktaş'ın tarihini değiştiren kişidir) kurtuluşun alt yapıda olduğunu düşünür ve düğmeye basar. Organizasyonun başına Atıf Keçeci'yi getirir, Keçeci'nin yardımcısı da bu işe büyük emek verecek olan Hasan Tutaş'tır... Beşiktaş Teknik Direktörü Gündüz Tekin Onay da bu yola baş koyar ve Ödemiş Yaylası'ndaki seçmelerden tanıyıp, bildiği Serpil Hamdi Tüzün'ü teknik ekibin başına getirir. Tüzün'ün yardımcısı da yine futbola hayatını adamış olan isimlerden Adnan Dinçer olacaktır.

OLMAYAN İMKANLAR YARATILDI
Alt yapıda 12-14 yaş arası gençleri sıkı bir elekten geçirmek için deyim yerindeyse "olmayan her imkan" kullanılır. Adanmışların savaşı başlamıştır ve hiçbir zorluk, kimseyi yıldıramayacaktır.. Alt yapı hamlesi ilk meyvesi Sarı Süleyman diye bildiğimiz Süleyman Oktay'dır... Bir sene sonra efsane isimlerden Ziya Doğan katılır Kartal'ın A Takım kadrosuna... Derken Mehmet Üstünkaya Başkanlığı bırakır... Ardından kısa dönemlerle Başkanlık yapan Rıza Kumruoğlu, Hüseyin Cevahir ve Gazi Akınal da alt yapı hamlesini devam ettirirler.. İlk tohumları eken Mehmet Üstünkaya 1981'de tekrar başkan olduğunda, aynı kararlılıkla Öz kaynak devrimine destek verir... Artık tohumlar yeşermiş ve Beşiktaş alt yapısı futbolcu madenine dönmüştür... Fuat, Ercan, Fikret, Haluk, Kenan, Rıza, Sinan, Gökhan, Turan derken, Avcılar'dan Feyyaz, Kocaelispor'dan Metin, Yücespor'an Ali Gültiken gibi gençlerde ilerleyen süreçte Beşiktaş kadrosuna katılacaklardır...

SPAİJ GİTTİ, MİLİÇ GELDİ
Üstünkaya gençlerle yola çıkarken camiaya karşı son derece net olur ve "Bundan sonra yabancı oyuncu almayacağız... Gençlerimizle yola devam edeceğiz ve hiç kimse beş yıl şampiyonluk beklemesin!" der. Bunu söylerken şampiyonluğun beş yıldan çok önce geleceğine inansa da amacı gençleri baskıdan korumaktır... Önce Spaij adında bir Yugoslav hocada karar kılınır. Ancak takımı gören Spaij "Ben bu acemilerle bir şey yapamam" diyerek antrenmanı bırakıp kaçar... Davasına inanan Üstünkaya yanlış bir hocanın kendilerini yollarından döndürmemesi gerektiğini düşünür ve Beşiktaş'ın eski futbolcularından Dorde Miliç'e takımın başına getirir... Miliç, genç hayranıdır ve tam istediği şartlarda bir görev önerilir. Bu arada genç oyuncular arasına Trabzonspor'un önemli yıldızları Mehmet Ekşi, Serdar Bali, Necdet Ergün gibi isimler de katılmıştır... Trabzonspor'un bir diğer yıldızı olan Ali Kemal'i ise F.Bahçe transfer etmiştir... Miliç yönetiminde ilk sezon ligi beşinci sırada bitiren Beşiktaş camiası, şampiyonluk özlemi 16 yıla çıkmış olsa da gençlerin ve Miliç'in arkasında durur... Çünkü takım gerçekten iyi futbol oynamakta, keyif vermekte ve büyük şanssızlıklar ve elbette tecrübesizlikler nedeniyle şampiyonluk hedefine ulaşamamaktır...

YENİ BEŞİKTAŞ SAHADA
Yenı sezona başlarken Üstünküya, Miliç'le şampiyonluk yolunda daha iddialı olabilmek için neler yapılabileceği konusunda görüş alırken Yugoslav hoca şöyle der; Bana Ali Kemal'i alabilir misiniz? Başkan Üstünkaya, bunun sözünü verir ve sözünü de tutar... F.Bahçe'de bekleneni veremeyen Ali Kemal de artık Beşiktaş'tadır... Geçen sezon yaşanan tecrübesizlikler siyah-beyazlı oyuncular için büyük bir tecrübe olmuştur. Sezon öncesi Frankfurt'ta oynanan maçta F.Bahçe'yi 3-0 mağlup eden YENİ BEŞİKTAŞ, taraftarını daha sezon başında şampiyonluk havasına sokmuştur... Beklendiği gibi de olur aslında... Kartal sezon boyu ligin tepesindedir... Şampiyonluk hasretiyle yanıp tutuşan camia her maç, ayrı bir final heyecanı yaşar... Önce G.Saray, ardından F.Bahçe yarıştan kopar ve Beşiktaş dönemin fırtınası Trabzonspor'la çekişmeye başlar. Sondan ikinci hafta İstanbul'da Trabzonspor'u yenmiş olsa Kartal turu taraftarı önünde atacak ama buna da Şenol Güneş izin vermez. Maçın en kritik anında Necdet Ergün, Şenol Güneş'le karşı karşıya kalsa da dev kaleciyi geçemez..

DRAMATİK BİR FİNAL MAÇI
Tarıhı sezonun, finali son derece dramatik olmaya adaydır. Çünkü ligin son maçında Beşiktaş, Eskişehir deplasmanına gidecek ve kazanırsa 16 yıl sonra şampiyon olacaktır. Kaderin cilvesine bakın ki, Beşiktaş kazanırsa yılların Eskişehirspor'u da, 16 yıl sonra ligden düşmüş olacaktır...Tarih 13 Haziran 1982... Beşiktaş deplasmanda Eskişehirspor ile oynarken, Trabzonspor Adanaspor'u evinde ağırlıyor. Trabzonspor'un galibiyetine kesin gözüyle bakılırken Beşiktaş'ın işi çok ama çok zordur, çünkü karşısında kümede kalmak için savaşacak bir rakip vardır... Eskişehir Atatürk Stadı'nda tarihi bir gün yaşanır; 15 bin Eskişehirli, üç bin Beşiktaşlı yeri göğün inletmektedirler. Ayrıca ortam son derece gergindir... Beşıktaş, alt yapı devriminin en önemli meyvelerinden Ziya Doğan'ın attığı gollerle 2-0 öne geçince ortam iyice gerilir. Ardından Eskişehirspor bir gol bulur ve gerilim tavan yapar... Hakem Talat Tokat, yardımcıları ise Halil Cindemir ve Hüseyin Karacadır... Talat hoca nispeten rahat olsa da, yardımcıları ciddi tribün baskısı altındadır. Nitekim Halil Cindemir'in kafasına atılan yabancı cisimler nedeniyle oynanamaz hale gelir ve Beşiktaş hükmen galip gelerek şampiyon olurken Eskişehirspor da küme düşer... Evet, Beşiktaş Kibrit Çak Kampanyası ile alamadığı sonucu, alt yapısına verdiği değerle almıştır. Kibriti alt yapı çakmıştır.....