Av zamanı

Kartal için en önemli şey keskin gözleriyle avını görebilmek. Gördüğü zaman yılların tecrübesiyle avının hızını, mesafesini tahmin eder ve en uygun anda saldırarak işi bitirir. Geçtiğimiz haftaya kadar Kartal avı göremiyor, sadece izlerini takip ediyordu. Çünkü kendi maçlarını kazanması yetmez rakiplerinin de kaybetmesi gerekiyordu, hem de ikisinin birden. Başakşehir, Göztepe'ye, G.Saray da Konyaspor'a takılınca Kartal için av başladı. Şimdi avı görüyor. Mesafeyi ölçüyor. Rakipleri için söylüyorum; Beşiktaş'ı bu noktaya getirmeyeceklerdi!
Kartal artık önündeki maçları kazanırsa çok büyük ihtimalle şampiyon olacak. Dolambaçlı bir yol yok önünde. Tepeden inecek, avcı pençeleyecek. Bu öyle bir av ki geçen sene Kartal'ın avucundan düşmüştü. Bu sezonun büyük bölümünde ise yanına bile yaklaşamamıştı. Şimdi her şey bir pence kadar yakın ve Kartallar bir avı elinden düşürdüğü zaman, ikinci kez pike yaptığında çift pençe ile balığı yakalar ve işi bitirir. İşte Kartal'ın çift pençesini kullanacağı zamanlar geldi. Başakşehir moralsiz ve özgüvensiz. G.Saray ise gergin. Öylesine gergin ki kaleye gidemediği maçta hakemi eleştiriyorlar. Fatih Terim manzarayı görüyor. Derbide işlerin kendisi için çok iyi olmayacağından korkuyor. Haksız da sayılmaz. Dahası korkmakta çok haklı. Beşiktaş'ın kalecisinden santraforuna tüm oyuncuları formda. Burak her gol attığında "Yine kendini aştı" diyoruz. O bir hafta sonra başka bir zor gol atarak bir kez daha kendini aşıyor.
Karius kendine geldi. Atiba ve Ljajic formunun zirvesinde. Kagawa her saniye oyuna katkı yapabilecek özel bir futbolcu. Vida-Mirin istim üzerinde. Gökhan ve Caner de öyle. Beşiktaş'ın belki beklenilen düzeyde olamayan iki oyuncusu var. Onlar da Lens ve Güven. Böyle bir derbide onlar da çizginin ötesine geçebilirler. Galatasaray bu derbinin ilk yarısında gol atmaya çalışacak ve agresif oynayacaktır. Tıpkı Ankaragücü'nün yaptığı gibi. Beşiktaş o bölümde Burak Yılmaz ile darbeyi vurursa Galatasaray için o maç çok zor biter. Luyindama, forma giyerse Marcao ve Belhanda gibi kırmızı kartla nişanlı oyuncuların olması da ayrı bir problem. MHK öncelikle Bülent Yıldırım'ı düşünüyordu. Şimdi Cüneyt Çakır bir adım önde gibi. Sonucunda ikisinden biri olur. Daha ötesi fazla risk almak olur ki MHK bunu yapmaz. Yıldırım ya da Cüneyt fark etmez.
VAR desteğiyle ikisi de iyi maç yöneteceklerdir. Kartlar zamanında çıkacaktır. Kritik pozisyonlar da incelenecektir. Bu şartlarda Beşiktaş'ın deplasmanda da olsa derbiyi kazanma ihtimali yüksektir. Bu derbiyi kazanması halinde Beşiktaş şampiyon olur. Çünkü Başakşehir'in kalan haftalarda yeni puanlar kaybedeceğini düşünüyorum. Galatasaray kazanırsa ve Rize deplasmanında puan kaybetmezse onlar da ipi göğüsler. Derbinin berabere bitmesi halinde ise Başakşehir kaybettiği parayı yeniden bulmuş gibi sevinir. Şenol Güneş'in bilgeliği, tecrübesi, Beşiktaş takımının kadro kalitesi ve hiç beklemediği anda karşısına çıkan 60 milyon euro değerindeki şampiyonluk ödülü Kartal'ın moralini yükseltti, motivasyonunu artırdı; Şimdi av zamanı.