Her maç final

Ve Beşiktaş eksik maçına rağmen üç hafta önce Fenerbahçe'ye emaneten bıraktığı liderliği geri aldı. Öncelikle gerilim filmi gibi maçlar oynamalarına rağmen lider vasıflarını ön plana çıkarıp zor oyunları kazanmayı bilen ve bu dönemi derbi öncesi cezalı duruma düşmeden en az kayıpla geçen Beşiktaşlı oyuncuların profesyonelliklerini alkışlamak gerek.
Gençlerbirliği ligin son dört haftasının lideriydi, İbrahim Üzülmez'le birlikte müthiş bir çıkış yakalayan Ankara temsilcisi Beşiktaş'a karşı katı savunma ile ayakta kalmaya çalıştı. 4'lü savunmanın önünde 5'li orta saha ile mücadele eden Gençlerbirliği öncelikle gol yememeyi hedefledi. Bu nedenle ilk yarının sonuna kadar rakip kalede görünmediler, ikinci yarının sonları hariç maç boyu görüntüleri böyleydi.

Gomez soru işaretlerini sildi
Bu tür maçları kazanmak her takım için zordur. Çünkü yaklaşık 15 kişinin toplandığı ceza sahası civarında top yapmak, pozisyon bulmak ve en nihayetinde gole ulaşmak hiç kolay değildir.
Beşiktaş da son derece iyi bir futbol sergilemesine ve maç boyu oyunun hakimi olmasına rağmen gol bulmakta zorlandı.
İki haftadır sessiz olan Gomez'in kaçırdığı fırsatlar, "Acaba duraklama dönemine mi girdi?" sorularını kafalarda oluşturduğu anda, Alman panzeri zor pozisyonda harika döndü ve sert bir vuruşla soru işaretlerini ortadan kaldırdı.
Quaresma harika oynadı, hem savunmaya yardım etti hem de ön tarafta gereksiz şovu bırakıp takım için bir şeyler yapmaya çalıştı. Oğuzhan ve Sosa durumu idare ettiler, Olcay Şahan çalışkanlığına rağmen müthiş kafası direğe takılınca oyundan ilk çıkan futbolcu oldu ve bu da normaldi.
Maçın kaderini Olcay-Cenk değişikliği belirledi. Cenk gol öncesi öyle bir ara pası bıraktı ki rakip defansın yapacak bir şeyi kalmadı. Sonradan girdiği her maçta gol ya da asist katkısı yapan Tosun Paşa bu kez de "asist öncesi asisti" yaptı diyebiliriz. Sonuç olarak kolay maç yok ve Beşiktaş her maçını final havasında oynayıp hak ederek kazanıyor.