Zulümpiyat!
Bu Olimpiyat Stadı'nı yapıp rüzgarı bile hesap etmeyenler, bu ülkede olimpiyat komitesini yönetiyorlar; sözün bittiği yerlerden biri de burası olmalı!
Stadın en kapalı yeri bile yağmur altında, zemini bildiğin tarla, hadi gel de burada futbol oyna… Öncelikle iki takım adına ter döken oyuncuları yürekten kutluyorum, 90 dakika ellerinden geleni yaptılar. Kazanan yok çünkü kimse kazanmayı hak etmedi, tıpkı kaybetmeyi hak etmedikleri gibi.
Beşiktaş gole kadar rüzgara karşı oynamasına rağmen etkili ve organizeydi, yani zoru başardı! Golü bulduktan sonra ise deyim yerindeyse kendini kaybetti! İkinci yarıda rüzgarı arkasına aldı, kolayı yapamadı! Eskişehir pes etmedi ve beraberliği yürekli bir direnişle aradı, sonunda da buldu.
ESKİŞEHİR'İN GOLÜ GÜME GİTTİ
Golde Berkay'ın becerisini alkışlarken topu seyreden Atiba ve arkadaşlarını da eleştiriyorum. Top nerede, siz neredesiniz arkadaşlar!?
Kerim'in bu sezonki performansını gördükçe neden yedek kaldığını anlayamıyorum...
Sosa ne zaman hazır olacak onu da merak ediyorum. Gökhan Töre her zamanki gibi devamsızlıktan kaldı, Demba Ba'ya bu sahada tek kelime etmem!
Rahmetli Vedat ağabey, Beşiktaş lehine olan hakem hatalarını da delikanlıca söyler ve sonra da şöyle derdi; üzerimde Beşiktaş forması varken yalan mı söyleyeyim?..
O Beşiktaşlı düsturuyla gerçeği söyleyelim; Eskişehir'in bir golü ofsayt masalıyla güme gitti! Net!. Olcay'ın golü ise temizdi bana göre.
NOT: Sahada kötü bir hakem vardı diyeceğim ama ben Çağatay Şahan'ı hakemden saymadığım için demiyorum...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.