Tam bir rezalet
Beşiktaş bundan önceki haftalarda olduğu gibi ilk 45'te Kartal ikinci yarıda Serçe gibiydi. Orta alanda Olcay, Fernandes ve Oğuzhan'ın dirençleri azalınca tüm yük Atiba'ya bindi ve K.Paşa bu bölgeyi yürüyerek geçmeye başladı. Golün gelişi de bundan sonrasında Tolga'nın mühiş reflekslerle kurtardığı iki pozisyonun oluşumu da bundan.
Biliç'in reçeteyi geç yazdığını, bazı oyuncuların oyundan düşmesini çaresizce seyrettiğini haftalardır yazıyorum.
Beşiktaş cephesinde bu anlamda yeni bir şey yok. Aynı filmi tekrar izledik.
Öte yandan her yönüyle çok konuşulacak bir maç izledik.
Beşiktaş 1-0 öndeyken yaşanan iki olay çok önemliydi.
Birinde Almeida dönerken kendisine çarpan rakibi lehine faul verildi ve net gollük pozisyon faul gerekçesiyle kesildi.
Oysa ortada faul yoktu.
Almeida arkasından rakibinin geldiğini dahi görmedi.
Top elin uzantısı!
İkinci olay ise tam karakolluk!
Donk'un imza attığı rezaletten bahsediyorum. Burada birkaç ihlal var. İlk soru şu her hangi bir oyuncu maçın ikinci topunu diğer topa atarsa, top elin uzantısı sayılmaz mı? Atılan top rakibe gitse zaten penaltı olacak ama bir de topun elin uzantısı sayılması durumu var. Bırakalım hepsini bir yere top rakibe gitmediği için kitaba göre Beşiktaş serbest vuruş kullanmalı fakat Barış Şimşek hakem atışıyla oyunu başlattı. Neresinden baksanız burada kural hatası kokusu var. FİFA'dan görüş alınırsa bu maç tekrarlanır diye düşünüyorum.
Seyirci sahaya inmiş, Fernandes'e vurmuş, Almeida ve Motta yapılana karşı tepki vermişler. Kırmızı kartlar kurala uygun olsa bile vicdana uygun değil. Not: Sahaya inen vicdansız her kimse o da ağır şekilde cezalandırılmalıdır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.