Kupa iade edilmeli!
- Turgay Demir Yazıları
- 31 Ağustos 2013, 01:35:17
Beşiktaş Avrupa Ligi'nde Şeref'iyle oynadı Hakkı'yla kazandı ve yapmadığı şikeyle elendi...
Şimdi şikenin artısını eksisini tartışmak yerine geleceğe bakmak gerek. Önce şu ayrıntının altını da çizelim ki UEFA'yla varılan mutabakat gereği başka bir ceza yok. Yani Beşiktaş iki sezon önce "Temizim" diyerek Avrupa kupalarına katıldığı için, UEFA'ya yanlış bilgi vermekten başka bir ceza alacak.
Kötünün iyi tarafı da budur.
Yönetim, bu saatten sonra ne yapar onu bilemem ama bana göre Beşiktaş'a yakışan kupayı iade etmektir. Ne Adalı şike yaptı ne Ahmet Ateş, ne de Tayfur Havutçu ama Havutçu'nun rakibi araması asla etik değildi ve kafaları karıştırdı.
Şike olmadığı aşikar!
Beşiktaş için sevindirici nokta UEFA kararının 16. Ağır Ceza Mahkemesi kararına dayanması.
Çok şükür Türkiye'de disiplin hukukundan alınan bir ceza yok. UEFA bunu gözardı etti ve acımasız bir karar verdi.
Beşiktaş'ın alnına, hiç hak etmediği halde bir leke sürüldü.
Şanlı tarihinde leke olmayan Beşiktaş, şaibeli kupaları her zaman elinin tersiyle itmiştir.
Futbol ailesindeki insanlar bunun onlarca örneğini çok iyi bilmektedir. Şerefli ikincilik sözü boş yere hayat bulmadı.
Sonuç olarak Beşiktaş'ın şike yaptığına dair bir tek kanıt yoktur, final maçında şike olmadığı da gün gibi aşikardır. Buna rağmen beyazlar çabuk kirlenir misali üstüne bir çamur sıçramıştır.
Acı olan da budur.
O kupa müzede durduğu müddetçe Beşiktaşlılara bu acıyı hatırlatacaktır, en azından o nedenle iade edilmelidir
Şimdi şikenin artısını eksisini tartışmak yerine geleceğe bakmak gerek. Önce şu ayrıntının altını da çizelim ki UEFA'yla varılan mutabakat gereği başka bir ceza yok. Yani Beşiktaş iki sezon önce "Temizim" diyerek Avrupa kupalarına katıldığı için, UEFA'ya yanlış bilgi vermekten başka bir ceza alacak.
Kötünün iyi tarafı da budur.
Yönetim, bu saatten sonra ne yapar onu bilemem ama bana göre Beşiktaş'a yakışan kupayı iade etmektir. Ne Adalı şike yaptı ne Ahmet Ateş, ne de Tayfur Havutçu ama Havutçu'nun rakibi araması asla etik değildi ve kafaları karıştırdı.
Şike olmadığı aşikar!
Beşiktaş için sevindirici nokta UEFA kararının 16. Ağır Ceza Mahkemesi kararına dayanması.
Çok şükür Türkiye'de disiplin hukukundan alınan bir ceza yok. UEFA bunu gözardı etti ve acımasız bir karar verdi.
Beşiktaş'ın alnına, hiç hak etmediği halde bir leke sürüldü.
Şanlı tarihinde leke olmayan Beşiktaş, şaibeli kupaları her zaman elinin tersiyle itmiştir.
Futbol ailesindeki insanlar bunun onlarca örneğini çok iyi bilmektedir. Şerefli ikincilik sözü boş yere hayat bulmadı.
Sonuç olarak Beşiktaş'ın şike yaptığına dair bir tek kanıt yoktur, final maçında şike olmadığı da gün gibi aşikardır. Buna rağmen beyazlar çabuk kirlenir misali üstüne bir çamur sıçramıştır.
Acı olan da budur.
O kupa müzede durduğu müddetçe Beşiktaşlılara bu acıyı hatırlatacaktır, en azından o nedenle iade edilmelidir