Unutulmaz!

İyi başlayan, orta alanda üstünlük kuran ve dolayısıyla rakip kale önünde baskı uygulayan Bursa'ydı. Golü bulan Bursa geri yaslanınca maçın patronu Beşiktaş oldu. İkinci yarının başında Fernandes, Olcay, Necip ve geriden destek veren Veli'nin Bursa kalesi önüne konuşlanması ve tüm takımın beş-on metre öne çıkması Beşiktaş'a üst üste iki gol getirdi. Sonra bir de baktık bu defa Beşiktaş yaslanmış bekliyor, Bursa bastırıyor. Ve tabii ki gol de geliyor.
Deyim yerindeyse ileri çıkan golleri attı, skoru korumak için yaslanan yedi. Kolay attılar, kolay yediler de demek mümkün.
Her net pozisyon gol olsa 8-8 gibi bir skor çıkardı ortaya.
Beşiktaş, temmuzdan bu yana dile getirdiğimiz gibi savaşan bir takım oldu. Rakibi bunaltıyorlar.
Necip çok iyi oynadı, Olcay Şahan, Almeida, Veli, Fernandes de öyle. Almeida, Holosko ve Olcay sık sık yer değiştirip Bursa defansının dengesini bozdular.
Hakem rezaleti
Öte yandan maalesef hakemlerin Beşiktaş kıyımı sezon başından beri olduğu gibi sürüyor.
Necip yerde, Bursa atak yapıyor devam, Beşiktaş topu kapıyor Olcay karşı karşıya düüüüt… Yuh!
Holosko uzun pasla karşı karşıya düüüt! Neymiş Fırat bey futbolcuyla sohbet ediyormuş!
Ayıp!
Beşiktaş rakipleri yeneyim derken, kan ter içinde kalıyor, yüreğini.
Sonra tüm emekler çimlere seriliyor, alın teri su gibi akıyor ama tüm emekler bir hakem rezaletine kurban oluyor. Yazık. İki takımın da aslanlar gibi mücadele ettiği gecede bizi maçı değil kendini konuşturan Aydınus'a bir değil bin kez yazıklar olsun.
Not: Şu keyifli maçı Bursasporlu gerçek futbolseverlerin de çıplak gözle izlemelerini isterdim. Hoş olurdu.