Yeter artık

Bu ülke futbolunun kanayan yarasıdır hakem yanlışları. Bu yanlışlar nedense ağırlıklı olarak Fenerbahçe ve Galatasaray lehinedir. Adam gibi bir istatistik ortaya konulsa rezillik tüm çıplaklığıyla ortaya çıkar.
Dikkat edin bazı hakelerin bütün cesaret gösterileri hep Anadolu takımları aleyhinedir.
Misal Bülent Yıldırım'ın Akhisar lehine vermediği iki net faule ve bu faullere son insani şekilde itiraz eden oyunculara gösterdiği sarı kartlara bakın. Sonra düşünün acaba Lugano'ya, Emre'ye bunun bin katı ağır itirazları karşısında gösterdiği bir tek sarı kart var mı diye?
Geçin Hüseyin Göçek'e… Webo gole gidiyor Dany arkadan dokunuyor, kural kitabına göre faul ve kırmızı kart ama nerde o yürek! Sorsan 'göremedim, önüm kapandı' falan der. Konu Fenerbahçe ve Galatasaray olunca ne hikmetse hep perde iner arkadaşların gözlerine.
Peki Göçek, Yıldırım ya da diğerleri hiç büyüklerin canını yakmaz mı? Yakarlar elbet. "Bakın büyükleri de yakıyoruz" mesajını da ağırlıklı olarak Beşiktaş ve Trabzon üzerinden verirler.
Şimdi bu arkadaşlara soruyorum; bir mahkemeniz olsa ve örneğin miras paylaşımı konusunda hakim size haksızlık yapacak şekilde karar verse ve de binlerce lira kaybetseniz ne hissedersiniz?
Sanırım üzülürsünüz? O zaman şunu da bilin, sizlerin hatalarıyla insanlar hem binlerce liralarını kaybediyorlar hem de alın terlerinin karşılığını alamadıkları için isyan ediyorlar.
Malum tek dünya burası değil, bir de öteki taraf var. Dolayısıyla düdüğünüzü üflerken bunu da bir düşünün isterseniz sevgili hakemler.
Tolstoy'un dediği gibi: Bir insan acı duyabiliyorsa canlıdır. Bir insan başkasının acısını duyabiliyorsa insandır.
Düdüğü üfleyenlerin yaktıkları canların acılarını hissetmeleri dileğiyle.

Marcus ne iş yapar
BEN izlemedim, bizim Levent Tüzemen aradı, "Merk, bu oyuncu zaten böyle pozisyonlarda kendini atıyor burada hakem doğru karar verdi" anlamında bir şeyler söylemiş. Markus Merk ya ne dediğini bilmiyor ya da kuralları unutalı çok olmuş. Kurallar oyuncuya göre değişmez. Burada soru Webo kendini kolay mı bıraktı değildir, asıl soru şudur: Dany o eli niye uzattı?
Bu sorunun cevabı da bellidir; rakibi bozmak için! O zaman lamı-cimi yok bu kırmızıdır. Hem de kıpkırmızıdır.
Merk kusura bakmasın, eyyam yapmış.

Şafak kaç!
ADAMCA askerliğini yapanlar, gece gündüz şafak sayarlar. An be an yaşanır bu heyecan. Çürük raporu alanların böyle dertleri yoktur. Parayla askerlik yapanların da. İddialara göre yıllar önce çürük raporu alan Aziz Yıldırım şimdi de bedelli askerlik yapmış. Yani senin, benim yaptığım gibi askerliği yapmamak için her yolu mübah sayıyor Aziz başkan. Şimdi sormak lazım, Şafak kaç para!?

Almeida coştu bir kere
Sezon başında en büyük dert Hugo Almeida'nın mutsuzluğuydu.
Transfer teklifleriyle kafası karışan Portekizli golcü bir türlü istenen performansı sergileyemiyordu.
Ligin ilerlemesiyle birlikte takımda oluşan kolej havası, Fernandes'le birlikte Almeida'yı da kendine getirdi.
Bu sezon Beşiktaş'taki tüm istatistiklerini katlaması, büyük ihtimal gibi görünüyor. Çünkü Almeida coştu bir kere!

Oğuzhan, Mertcan, Ümit
FUTBOL ailesi doğal olarak onu yeni tanıyor olsa da biz Avusturya kampından beri potansiyelini fark ettik ve dikkat çekmeye çalıştık. Oğuzhan da bizi yanıltmadı çok şükür.
Tıpkı Olcay gibi. Dikkat çektiğimiz diğer isimlerden Erkan Kaş ve Hasan Türk'ün de yanıltmayacağına inanıyorum.
Hele hele çok daha genç olan Mertcan ve Ümit Karaal bir sahne alsınlar, yetenek neymiş siz o zaman görün.

Başarılar hocam
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı öğreti üyesi sevgili dostumuz İbrahim Keleş, İstanbul Üniversitesi'ni bir spor üniversitesi haline getirmeye de kararlı. Rektör adayı olan Keleş, "Üniversitemiz bilimsel anlamda her konuda öncü ve önde olmak için her türlü atılımı yapacağız ama spor konusunda öncülük yapmayı da asla ihmal etmeyeceğiz" diyor. Bir bilim insanının böyle düşünmesi çok güzel.
Ne diyelim, başarılar hocam.
Allah yolunu açık ede.

Yolun başında
Kartal henüz yolun çok başında ve asla durmaması gereken bir noktada. Mersin karşısında 3-
0'dan sonra oyun disiplininden tamamen koptular. Aynı hatayı Gaziantep'te yapıp maçı kaybetmişlerdi. Aman dikkat, futbol laubaliliği affetmez.

Kredi meselesi!
Beşiktaşlı bir yöneticinin bağlantısıyla bir aile şirketinden yüksek faizle kredi alındığı dedikoduları gırla gidiyor.
Çıkıp "Öyle bir şey yok" diyen de yok. Başkan Orman bu dedikodulara son verecek açıklamayı yaparsa iyi olur. Aksi halde dedikoduların sonu gelmez.