Birleşin...

Bir önceki yazımızda olmuyor, olmuyor, olmuyor demiştik. Artık değişim zamanı geldi demiştik. Nihayet değişim için yola çıkıldı. Beşiktaş'ta artık gündem kongre. Sayın Başkan Ahmet Nur Çebi icralarla boğuştu, kulübün mali yapısını dengelemek için büyük gayret gösterdi. Ama son yapılan yüksek bütçeli, boş transferlerle de bu çabasını yok etti. Fakat en azından Beşiktaş'ın bir kuruşunda menfaat sağlamamıştır, ben buna kesinlikle eminim. Maalesef transfer hataları, kamuoyuna verilen yanlış mesajlar durumu bu hale getirdi. Bir şey var ki hakemlere karşı yapılan devrime de tek sahip çıkan Sayın Çebi olmuştur. Bende bu konuyu TV programımda çok net olarak işlemiştim. Bundan sonraki Türkiye Futbol Federasyonu seçimlerinde de en önemli adaylardan biri olacağına eminim. Neyse, sevgili kardeşime bundan sonra ki hayatında başarılar diliyorum. Emre Kocadağ 10 yıldır Beşiktaş'ta yönetici olarak hizmet verdi. Kongre sürecine girildiğinde de yine elini taşın altına koymaktan çekinmeyeceğini söyledi. Fakat aday olmaktan vazgeçti. İleriki yıllarda Beşiktaş'ta tekrar görev alabilir. Ama seçime girmemesi kendisi için doğru karardı. Sayın Hasan Arat ile 22 sene evvel Sayın Onursal Başkanımız Süleyman Seba'nın bana işaretiyle Serdar Bilgili'ye karşı başkanlığa soyunmasında listesindeydim. Hatta kongreyi kazansaydık futbolun başında da ben olacaktım. Ama maalesef kaybettik.

KALICI YATIRIM YAPILMALI

Serdar Bilgili ile beraber sıfır borçla alınan kulüp, devamında Sayın Yıldırım Demirören, Fikret Orman ve Ahmet Nur Çebi gibi birbirine yakın yönetim tarzları olan hiçbir kalıcı yatırıma önem vermeyen, aşırı savurganlıkla borcu bu duruma getirdi. Zaman zaman sportif başarılar oldu. Ama Beşiktaş kamuoyu mutluluğu çok az yaşadı. Bende bir dönem bu yönetimlerin içinde oldum. Ama gurur duyuyorum. Beşiktaş kamuoyu beni iyi tanıyor. Bilhassa futbolda yönetimdeyken de, dışardayken de hep doğruları söylemeye çalıştım. Futbol tarihinin en önemli hamlesini yaparak BEFAM'ı kurduk. Binlerce futbolcu izledik ve 7 tane A milli futbolcu çıkardık. Sonra doğruları söylediğim için çok sevdiğim Beşiktaşımdan ihraç edildim. Ama sağduyulu, Vardar ailesinin yaptıklarını takdir eden kongre üyeleri tarafından, kulübe geri döndürüldüm.

AKİL ADAMLAR DEVREDE

Uzun yıllardır dostluğumuz, fikirdaşlığımız devam eden Sayın Hasan Arat'la beraber şimdi oğlum Mete Vardar Beşiktaş'ı yönetmeye soyunuyorlar. Kendilerine şimdiden başarılar diliyorum. Mete Vardar, Beylerbeyi'nde futbol oynamış, başkanlık yapmış, benden sonra aile şirketimizin başına geçerek, şirketimizi çok iyi temsil eden bir ekonomist. Beşiktaş'ta kısa süreli yöneticiliğinde de birçok başarılara imza atmıştır. Eminim seçildikten sonra da yine Beşiktaş için gecesini gündüzüne katacak ve yine çok başarılı olacaktır. Sayın Serdal Adalı kardeşimle de beraber bir dönem yöneticilik yaptım. Beşiktaşımızı gönülden seven iyi bir Beşiktaşlı. Şimdi ben Beşiktaş'ın Sinan abisi olarak, 'Hadi iki başkan, birleşin' diyorum. Zaten bu teklifi de Sayın Hasan Arat kendisine açık bir şekilde yaptı. İki başkan adayının da birbirleri için çok güzel ifadeler kullanmaları beni mutlu ediyor. Beşiktaş'ın akil adamları da bu birleşme için ellerinden geleni yapsınlar. Fakat bu birleşme olmasa bile benim oyum Hasan Arat'adır.