Yenileceksen böyle yenil!
Ajax karşısında Beşiktaş harika bir 45 dakika oynadı. İlk devreyi izlerken hemkeyiflendim, hem de gurur duydum. Ruh, mücadele, futbolun güzellikleri Beşiktaş'ın yansıttıklarıydı. Rosier-Ghezzal ikilisi geçen sezonki gibiydi. Pjanic maestro ustalığıyla harika ara paslar attı. Mert kalesinde güven verdi. Ayağa hızlı paslarla Ajax'ı deli etti. Ah Larin ah, son vuruşlarda biraz dikkatli olsa ilk yarı en az 3 farkla biterdi ama ona da kızamıyorum. Beşiktaş'a geldiğinden bu yana en iyi futboluna ortaya koyan Kevin N'Koudou'ya ayrı bir parantez açalım. Fransız yıldız süper ötesiydi.
H H H
Ajax dünyanın en iyi takımlarından biri olarak kabul ediliyorsa dün Beşiktaş da ilk yarıda son yıllardaki en güzel gösterisini ortaya koydu. İkinci yarı Kartal sezon başından bu yana süren hastalığına büründü. Savunmada öyle boşluklar verildi ki golleri de ikram ettik. Sergen Hoca buna ne zaman çare bulacak. Necip neden stoperde değil? Tabii takımın ikinci yarıda bu kadar oyundan düşüşü de gözlerden kaçmaması gereken bir detay! Ajax oynadığı ilk 5 maçta dün ilk defa bu kadar zorlandı. Sıfır borçlu altyapı patentli oyunculardan kurulu bir takım. Harika hücum varyasyonları var. Ben dün geceki Beşiktaş'tan keyif aldım. Yenilaceksen böyle yenilsinler canımı yesinler. Bir konuda üzüldüm. Dün çok güzel bir Şampiyonlar ligi maçı izledik ama tribünlerde 8 bin taraftar vardı. Taraftarın hakkını verelim takımı çok iyi desteklediler. Düşen ülke futbolumuzun puanı yüzünden Şampiyonlar Ligi'nde belki uzun yıllar bir Türk takımı olmayacak. Beşiktaş camiası olarak dün tribünleri doldurmalıydık.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.