Gerçeklerle yüzleşmek
Sizi bugün 26 Ağustos 2021 tarihine götüreceğim. Yer:
İstanbul... Şampiyonlar Ligi kuraları çekiliyor. O sırada sosyal medyayı takip ediyorum ve yanımda Türkiye'nin önde gelen teknik direktörlerinden biri Giray Bulak var.
Birinci torbadan Sporting, ikinci Dortmund çıkınca sosyal medyada büyük sevinç yaşandı. Sanki Şampiyonlar Ligi'ni kazanmıştık.
Üçüncü torbadan Ajax gelmesini de kimse kafasına takmamıştı.
Giray Hoca, ''Beşiktaş kötü bir kura çekti, bu gruptan çıkması çok zor'' dedi ve ekledi; "Üç takımda altyapıları çok güçlü ve birlikte oynamaya alışkın takım kültürleri var. Keşke Barcelona çıksaydı.
Bir Türk takımı olarak çekilebilecek en kötü kuralardan biri." Ve zaman Giray Bulak'ı haklı çıkardı. Haklıydı; çünkü Sporting, Dortmund ve özellikle de Ajax altyapılarıyla ayakta duran ve üreterek büyüyen kulüpler.
Euro 2000 yılların başında BEFAM'ı kurarken Beşiktaş'ı dünya kulübü yapmak amacıyla yola çıkmıştık.
Ama maalesef o dönemki yönetim anlayışıyla projemiz engellendi.
Üretmeden tüketirseniz, kulüpleriniz de borç batağında olur.
Hem de Türkiye gibi altyapısından yetenekli futbolcu fışkıran bir ülkede... Gurur duyduğumuz Merih, Çağlar, Cengiz gibi Avrupa'nın önemli liglerinde oynanan futbolcularımız yurtdışını tercih etmeyip, büyük kulüplerimizden birine transfer olsaydı, hangisi forma şansı bulabilirdi ki?
Beşiktaş'ın Şampiyonlar Ligi'nde aldığı sonuçlar hepimizi üzdü.
Bu kötü tabloyu sadece Beşiktaş özelinden değerlendirmiyorum. Türk futbolu olarak dibe doğru hızla yol alıyoruz. Altyapıları kenara bırakıp 35'lik modası geçmiş yabancılara milyon Euro'lar ödüyoruz.
Başkan-yönetici-menajerler arasında nasıl bağlantılar olduğunu gözlemleyip kulüplerin nasıl borç batağına doğru çekildiklerini görüyoruz. Tabii ki lafım her kulüp başkanına değil ama kulüpleri borca sokup kaçan başkanları magazin basınında, dünyanın en gözde turistik beldelerinde görüyoruz.
Bakın Şampiyonlar Ligi maçı öncesi Beşiktaş U19 Takımı, Sporting'i deplasmanda yendi. Bu takımda çok yetenekli isimler var. Azad Demir'ı üç yıldır takip ediyorum, futbolumuz büyük bir golcüye kavuşuyor. Bu gençlere, bu takıma sahip çıkmalıyız.
TAM DESTEK ZAMANI
Beşiktaş bu hafta sonundan itibaren ligimize geri dönüyor. Lig uzun maraton ama Trabzonspor galibiyeti Beşiktaş'a ilaç gibi gelecektir.
Trabzonspor şu an ligin en iyi takımlarından biri görünümünde.
Ben Beşiktaş'ın bu önemli maçı kazanıp lige yeniden asılacağını düşünüyorum.
Şu anda eleştiri dozunu fazla kaçırmamak gerek. Beşiktaş'ın özverili bir başkanı ve iyi bir teknik kadrosu var. Sayın Ahmet Nur Çebi ve arkadaşları ellerini borç yükünün altına soktular ve kulübü yeniden ayağa kaldırdılar. Bakın Beşiktaş kimselerin tahmin etmediği geçen sezonu iki kupalı şampiyon olarak tamamladı. Bunu başarırken camia bir bütün oldu. Sevgili Beşiktaşlılar bu sezon Beşiktaş aleyhine yapılan hakem hatalarını gözünüzün önüne getirin ve elinizi vicdanınıza koyun.
Oyun büyükse, Beşiktaş oyundan daha büyüktür.
Sevgili Sergen Yalçın da Beşiktaş Kulübü'nün evladı. Evet hatalar yapılıyor ama eleştirilerin dozunu iyi ayarlamak gerekir. Ben de kendisini eleştiriyorum. Ama uygun üslupla...
Sergen kardeşim her türlü eleştiriye açık ve kendini sürekli yenilemeye açık bir teknik adam... En önemlisi içimizden biri. Bugün onun yaş günü.
Mutlu yılların olsun evlat Sergen...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.