Beşiktaş’ın şansı
Beşiktaş zor bir dönemden geçiyor. Futbolda yaşanan bu olumsuzlukları teknik kadro olmak üzere hiç kimse tahmin edemezdi. Son oynanan Ajax maçında alınan yenilgiye rağmen gençlerin takıma sahip çıkışıyla Beşiktaş'ta gençlik heyecanı hepimize teselli oldu.
Kartal, Hollanda deplasmanında Beşiktaş saha içinde net bir mesaj verdi; Mücadeleden vazgeçmek yok!
Şimdi eğri oturup, doğru konuşalım.
Yönetim kurulu, Ekim 2019'da aldığı enkaza rağmen özellikle bu sezon başında transferde çok iyi bir kadro yapılanmasına imza attı. Alex Teixeira, Michy Batshuayi, Miralem Pjanic gibi yıldızları kadroda görmek, bırakın Beşiktaşlıları Süper Lig'in kalitesinden müzdarip olan başka takım taraftarlarını bile mutlu etti.
Teknik Direktör Sergen Yalçın Beşiktaş'ın içinden gelen biri...
Geçen sezon dar bir kadro ile takımı çifte kupalı şampiyonluğa taşıması harika bir olaydı. Sergen Hoca, iyi bir antrenör kadrosuyla çalışmalarını sürdürüyor. Çok eleştirilen kondisyoner Stefano Marrone de geçen sezonun takımın son ana kadar var gücüyle ayakta kalmasında baş rolü oynayanlardan biri değil miydi?
H H H
Sağlık ekibi de Türkiye'nin önemli ekiplerinden pırıl pırıl doktorlar ve sağlıkçılarından oluşmuyor mu?
Stadımızın zemin sorunu hepimizin dikkatini çekiyor ama yönetimin de açıkladığı gibi ekim ortası buradaki sorun da bitecek gibi.
Beşiktaş kadro yapısıyla, yönetim anlayışıyla ve futbolun birçok birleşeninde doğru işlere imza attı.
Beşiktaş'ın büyüklüğü bu zor günleri rahatlıkla atlatabilecek güçtedir.
Genç futbolcular sakatlıkların çok olması nedeniyle forma giydiler. Hepsine helal olsun. Ersin, Rıdvan, Berkay, Serdar ve Can gibi yeteneklerin Ajax maçındaki gibi performansları. Aferin genç Kartallara... Bu gençlik ateşi devam ederse devrim olur.
Bundan iki hafta önce Serdar, Berkay, Can desem, 'Sinan Ağabey kimden bahsediyorsun" diye sorardınız. Bugün Ersin ve Rıdvan ile birlikte bu gençler Beşiktaşlıların gururu oldu. Keşke bir plan dahilinde formaya kavuşsalardı ama buna da şükür...
Ajax-Beşiktaş maçı sonrası köşe yazımda Ajax'ın bir proje takımı olduğunu vurgulayarak büyük emeklerle yetiştirdiği genç yetenekleri Avrupa'nın devlerine yüksek fiyatlara satan bir geleneğe sahip olduğunu vurguladım.
Beşiktaş'ta BEFAM'ı kurarken futbolun profesörü rahmetli Gündüz Tekin Onay'la birlikte hayalimizin peşinde koştuk.
Beşiktaş altyapısında onlarla gencin önünü açtık. Bir çoğu milli forma altında ter döktü.
Kulüp tarihi için dönüm noktasıydı.
H H H
Ama ben Beşiktaş'taki görevime ara verince proje rafa kalktı.
Genç yeteneklere kapılar kapandı ve Beşiktaş bu gençlerden yararlanamadı. Kulüplerde o zamanki moda bugünkü gibi kaşar yabancı transferleriydi. Yani şu anda da aynı tas aynı hamam.
Hep söylüyorum; Türk gençleri dünyanın en yetenekli, akıllı genç yetenekleri.
Ajax, altyapıya önem vererek bir dünya markası oluşturabilirken bizim kulüp yöneticilerinin çok büyük çoğunluğu menajerlerle ortaklık yapıp kulüplerin geleceklerini karartıyorlar.
Türkiye'de kulüpler, Ajax'tan fazlasını da yapabilir. Sadece doğru proje, çok emek, sabır ve genç yeteneklere güvenmek...
Allah'ı var; Türkiye'de Altınordu bunun için çok çabalıyor.
Ama yetmez, daha çok olmalı...
Kulüplerimiz artık gerçeği görmeli ve öz kaynaklarına dönmeli.
İşte o zaman Türk futbolu ayağa kalkacaktır.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.