Serdal Adalı
Yıldırım Demirören'in son yönetiminde Serdal Adalı ile beraber çalıştık. Kendisine sempatim; yurtdışında iş kurararak önemli çapta başarılar elde etmesi ve ülkemize ciddi döviz girdisi sağlamasıdır.
Türkiye'de yatırımlarını turizme yapması da ayrıca takdir ettiğim bir husustur.
Adanalı çok köklü bir ailenin ferdidir.
O da hepimiz gibi tertemiz duygularla Beşiktaş yönetimine girmişti. Serdal'a o dönemde şöyle bir konuşma yapmıştım;
"Aman Serdal, Türk Futbolu'nun ve Beşiktaş'ın ekonomisi iyi gitmiyor.
Bana yardımcı ol, başlattığımız BEFAM projesini değerlendirelim.
Menajerlerin teklifleriyle çok yüksek maliyetli futbolunun son baharını yaşayan oyuncuları kadromuza katmayalım" demiştim. Fakat üzülerek kendisi de tüketen sistemin içine girdi, Hatta o dönemde 75 milyon dolar kredi alındı. Yönetimde "Aman bu parayla borçlarımızı ödeyelim" dememe rağmen maalesef o para transferlere gitti ve bugünkü Beşiktaş'ın çok büyük borç sarmanının temelleri atılmış oldu.
***
Serdal'la beraber ağabeyi Şevki bey'i de tanımak şansını elde ettim. şevki Adalı; tam benim kafada altyapıya ve futbolda üretime değer veren bir kişidir.
Yeni yönetime, Serdal kardeşime ve yönetime yeni giren Melih kardeşime de başarılar dilerim.
MİLLİ TAKIM VE LUCESCU
İki hafta önce kaybettiğimiz Türkiye-Rusya milli maçından sonra Ay-Yıldızlı takımımızın iyi sinyaller verdiğini söyleyen herhalde nadir yazarlardan biriyim.
İsveç maçında Milli Takım benden tam puan aldı. Bu sistemle devam edilirse hasret kaldığımız Avrupa ve Dünya Futbolnda önemli bir yer elde edebiliriz.
Milli Takımımızın en önemli isimleri; Avrupa'da yetişen ve futbol hayatını Avrupa'da sürdüren Türk çocuklarımız. Ama ne yazık ki; hala kulüplerimiz Türk gençlerinin çok yetenekli olduğunun farkında değil. Sayın yönetenler; oynatırsanız bu çocuklar; vitrine çıkacak ve hem kulüplerine hem de Milli Takımımıza büyük değerler katacaktır. Ülkemizdeki tüm 15 yaş grubu maçmlarını gidin bir seyredin; ne yetenekler var hayretler içinde kalırsınız. Ama bunların yukarı çıkışı maalesef futbolu bilmez yöneticiler ve her dakika kovulma endişesi olan teknik direktörlerdir..
***
Lucescu'nun kariyerini tartşmak bence çok büyük hata. Ama dikkat edin;
Lucescu giderse diye, lobisi olan teknik direktörler şimdiden çalışma içirisinde.
Ama benim önerim; Rumen teknik direktörden sonra Lucescu'nun yardımcısı Tayfur Tavutçu'nun A Milli Takım'ın başına geçmesi. dikkat edin Avrupa'nın gelişmeş kulüpleri böyle yapıyor.
LORİS KARİUS'U RAHAT BIRAKIN
Fikret Orman yakışıklılıkla kendisine rakip olacak bir kaleci getirdi.
Loris Karius Türkiye'ye ilk gelişi. İngiltere'den sonra kendisine çok yabancı.
Mesela Türk kızları diyor ki; "Karius'a gol atanın çocuğu olmasın!" Tabii ki çocuk şaşkın.
İngiltere'de şöhretlere böyle kısıtlamalar yok.
Profesyonelce yaşarsa sorun yok. Tabii ki bir futbolcunun özel hayatı olacak. Ama yıllardır izlerim;
Bilhassa Anadolu'dan büyük takımlara gelen futbolcular maalesef yaşantılarına hiç dikkat etmez ve çoğunluğu da kaybolur gider.
Alman ve İngiliz disiplini almış, altyapısı kuvvetli, yakışıklı kalecinin böyle bir hata yapacağını zannetmiyorum. Yine de kızlarımızı uyarıyorum;
Lütfen gladyöterle fazla uğraşmayın. Çükü şampiyonluk yolunda Beşiktaş'ın Karius'a çok ihtiyacı olacak.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
