FUTBOLDA EKONOMİNİN ÖNEMİ BÜYÜK
- Sinan Vardar Yazıları
- 04 Mayıs 2018, 00:35:29, Güncelleme: 04 Mayıs 2018, 01:24:54
Turkuvaz Grubu, Sayın Serhat Albayrak önderliğinde futbol ekonomisi ile ilgili İstanbul Tarabya Oteli'nde bir seminer düzenlemişler.
Büyük bir heyecanla İstanbul trafiğinde ızdırap çekerek bu önemli toplantıya katıldım. Ellerine sağlık; muhteşem bir program hazırlamışlar.
Sabah Gazetesi Spor Müdürü Murat Özbostan açılış konuşmasını yaptıktan sonra Kulüpler Birliği Başkanı Fikret Orman söz aldı. Kulüplerimizin bilhassa Avrupa ve dünyada tanıtım yapmasının üzerinde durarak bir konuşma yaptı. Daha sonra kürsüye gelen Sayın Yıldırım Demirören, toplantının da gayesine dem vurarak futbol ekonomisine önem veren sözler sarf etti. Devletin son yıllarda 40'a yakın stat yaptığını, yayın gelirlerinin 600 milyon dolara çıktığını belirtti. Demirören, tüm bunlara rağmen Türkiye'deki profesyonel kulüplerin 8 milyar borcu olduğunu, 3 büyük kulübün borcunun ise 4 milyar dolara yaklaştığını ve bu kulüplerin maalesef bir yılda 1 milyar TL borçlandığının altını çizdi. Ve en çok hoşuma giden sözü de artık kulüplerin altyapıya önem vermesi gerektiğini söylemesiydi. Daha sonra da Servet Yardımcı da çok güzel bir konuşma yaptı.
Ama hayretler içinde kaldım; futbolumuzun ihtiyacı olan bu toplantıda Yıldırım Bey ve Servet Bey'in konuşma yapmasının ardından salon boşaldı. TFF tam kadro oradaydı. Ama 8 milyar TL. borçları olan kulüp başkanlarından büyük çoğunluğu yoktu.
Beşiktaş ne yapmalı?
Beşiktaş bugünlerde çok önemli ve tarihi günlerden geçiyor. Geçtiğimiz hafta Fenerbahçe ile oynanacak maça çıkmama kararı aldı.
Bu karar çok tartışıldı ve hala da tartışılmaya devam ediliyor.
Galatasaray derbisinde alınan yenilgi sonrası moraller iyice dibe vurdu.
Doğrusunu söylemek gerekirse Beşiktaş'ın artık şampiyonluk şansı çok ama çok az.
Açık ve net konuşmak gerekir; Beşiktaş'ın mali durumunun kötü olması nedeniyle sıkıntılı dönem göz göre göre geliyor.
Ancak bugün geleceğe ümitli bakmak gerekir.
Evet yönetimsel olarak yanlışlar yapıldı ve maalesef yapılmaya da devam ediliyor. Ancak ben ensenin karartılmasına karşıyım.
Şenol Güneş'in ayrılacağı şeklinde çıkan haberleri şaşkınlıkla takip ediyorum.
Umarım böyle bir şey olmaz. Beşiktaş yönetiminin yapması gereken Şenol Güneş'e tam yetki vermesi ve futbolun başına geçirmesi. Güneş göreve devam ederken yetkileri daha artırılmalı. Altyapı ve transferlerin de başına Güneş geçmeli.
Beşiktaş'ın bugün ve gelecekte Şenol Güneş'e çok ihtiyacı olacak. Güneş önemli projeleriyle Kara Kartal'ın geleceğine yön vermeli.
Beşiktaşlı taraftarlar, Şenol Güneş'e sahip çıkmalı ve Güneş'i bırakmamalı.
Yemen'imi kaybettik
Türk futbolunda çok önemli bir insandı Yemen Ekşioğlu... Benim de genç yetenekleri bulmamda en büyük destekçimdi. Yemen'in ağabeyleri, amca oğulları Fenerbahçeli'dir.
Sarı-lacivertli kulüpte yöneticilik yapmışlardır.
Yemen o aileden Beşiktaşlı çıkan ilk kişiydi. Henüz 18 yaşında Beşiktaş'a yönetici olmuştu. Bunu hep gururla anlatırdı. Hatta onun bir anısı vardı. Babası Yemen'e bir araba almış. 1980'lerin başında Şeref Stadı'nın zemini tarla gibi. Yemen kendi arabasının arkasına tırmıklar takarak zemini düzeltiyor. Olay fotoğraflarla gazetelere yansıyınca; babası Yemen'e 1 yıl araba kullanmayı yasaklamış.
Yemen uzun yıllar birçok kulüpte futbol oynadı. Çok da iyi futbolcuydu. Sonra amatör futbolunun ajanı olarak Türk futboluna hizmet etti. Ben Befam'ın başına geçtikten sonra amatör kulüplerden alacağımız futbolcuları ona söyler, Yemen de iki top, eşofmanlar karşılığında bu yetenekleri Beşiktaş'a kazandırırdı.
Yemen Ekşioğlu, şahsi ilişkileriyle Fulya'daki altyapı tesislerinin gelişmesi için çok emek harcadı. Son yıllarda sağlığı bozulmuştu.
Son 3 sene yazları Bodrum'da beraber geçirdik.
Ekonomik kriz içindeki Türk futbolu için tek çözümün alt yapı olduğunu bilen ve bunun için büyük gayret içinde olan, etrafındaki herkese yardımcı olan, bonkör Yemen'imi kaybettik. Vardar Ailesi olarak acımız çok büyük.
Tüm ailesine, oğlu Hakkı ve vefakar eşi Özen'e başsağlığı dilerim. Türk futbolu, Beşiktaş ailesi ve Sinan Vardar olarak onu hiç unutmayacağız.
Huzur içinde uyu sevgili kardeşim.
Büyük bir heyecanla İstanbul trafiğinde ızdırap çekerek bu önemli toplantıya katıldım. Ellerine sağlık; muhteşem bir program hazırlamışlar.
Sabah Gazetesi Spor Müdürü Murat Özbostan açılış konuşmasını yaptıktan sonra Kulüpler Birliği Başkanı Fikret Orman söz aldı. Kulüplerimizin bilhassa Avrupa ve dünyada tanıtım yapmasının üzerinde durarak bir konuşma yaptı. Daha sonra kürsüye gelen Sayın Yıldırım Demirören, toplantının da gayesine dem vurarak futbol ekonomisine önem veren sözler sarf etti. Devletin son yıllarda 40'a yakın stat yaptığını, yayın gelirlerinin 600 milyon dolara çıktığını belirtti. Demirören, tüm bunlara rağmen Türkiye'deki profesyonel kulüplerin 8 milyar borcu olduğunu, 3 büyük kulübün borcunun ise 4 milyar dolara yaklaştığını ve bu kulüplerin maalesef bir yılda 1 milyar TL borçlandığının altını çizdi. Ve en çok hoşuma giden sözü de artık kulüplerin altyapıya önem vermesi gerektiğini söylemesiydi. Daha sonra da Servet Yardımcı da çok güzel bir konuşma yaptı.
Ama hayretler içinde kaldım; futbolumuzun ihtiyacı olan bu toplantıda Yıldırım Bey ve Servet Bey'in konuşma yapmasının ardından salon boşaldı. TFF tam kadro oradaydı. Ama 8 milyar TL. borçları olan kulüp başkanlarından büyük çoğunluğu yoktu.
Beşiktaş ne yapmalı?
Beşiktaş bugünlerde çok önemli ve tarihi günlerden geçiyor. Geçtiğimiz hafta Fenerbahçe ile oynanacak maça çıkmama kararı aldı.
Bu karar çok tartışıldı ve hala da tartışılmaya devam ediliyor.
Galatasaray derbisinde alınan yenilgi sonrası moraller iyice dibe vurdu.
Doğrusunu söylemek gerekirse Beşiktaş'ın artık şampiyonluk şansı çok ama çok az.
Açık ve net konuşmak gerekir; Beşiktaş'ın mali durumunun kötü olması nedeniyle sıkıntılı dönem göz göre göre geliyor.
Ancak bugün geleceğe ümitli bakmak gerekir.
Evet yönetimsel olarak yanlışlar yapıldı ve maalesef yapılmaya da devam ediliyor. Ancak ben ensenin karartılmasına karşıyım.
Şenol Güneş'in ayrılacağı şeklinde çıkan haberleri şaşkınlıkla takip ediyorum.
Umarım böyle bir şey olmaz. Beşiktaş yönetiminin yapması gereken Şenol Güneş'e tam yetki vermesi ve futbolun başına geçirmesi. Güneş göreve devam ederken yetkileri daha artırılmalı. Altyapı ve transferlerin de başına Güneş geçmeli.
Beşiktaş'ın bugün ve gelecekte Şenol Güneş'e çok ihtiyacı olacak. Güneş önemli projeleriyle Kara Kartal'ın geleceğine yön vermeli.
Beşiktaşlı taraftarlar, Şenol Güneş'e sahip çıkmalı ve Güneş'i bırakmamalı.
Yemen'imi kaybettik
Türk futbolunda çok önemli bir insandı Yemen Ekşioğlu... Benim de genç yetenekleri bulmamda en büyük destekçimdi. Yemen'in ağabeyleri, amca oğulları Fenerbahçeli'dir.
Sarı-lacivertli kulüpte yöneticilik yapmışlardır.
Yemen o aileden Beşiktaşlı çıkan ilk kişiydi. Henüz 18 yaşında Beşiktaş'a yönetici olmuştu. Bunu hep gururla anlatırdı. Hatta onun bir anısı vardı. Babası Yemen'e bir araba almış. 1980'lerin başında Şeref Stadı'nın zemini tarla gibi. Yemen kendi arabasının arkasına tırmıklar takarak zemini düzeltiyor. Olay fotoğraflarla gazetelere yansıyınca; babası Yemen'e 1 yıl araba kullanmayı yasaklamış.
Yemen uzun yıllar birçok kulüpte futbol oynadı. Çok da iyi futbolcuydu. Sonra amatör futbolunun ajanı olarak Türk futboluna hizmet etti. Ben Befam'ın başına geçtikten sonra amatör kulüplerden alacağımız futbolcuları ona söyler, Yemen de iki top, eşofmanlar karşılığında bu yetenekleri Beşiktaş'a kazandırırdı.
Yemen Ekşioğlu, şahsi ilişkileriyle Fulya'daki altyapı tesislerinin gelişmesi için çok emek harcadı. Son yıllarda sağlığı bozulmuştu.
Son 3 sene yazları Bodrum'da beraber geçirdik.
Ekonomik kriz içindeki Türk futbolu için tek çözümün alt yapı olduğunu bilen ve bunun için büyük gayret içinde olan, etrafındaki herkese yardımcı olan, bonkör Yemen'imi kaybettik. Vardar Ailesi olarak acımız çok büyük.
Tüm ailesine, oğlu Hakkı ve vefakar eşi Özen'e başsağlığı dilerim. Türk futbolu, Beşiktaş ailesi ve Sinan Vardar olarak onu hiç unutmayacağız.
Huzur içinde uyu sevgili kardeşim.