Gurur ve keyif
- Sinan Vardar Yazıları
- 01 Kasım 2017, 23:48:29
Maçın hakemi Paolo Tagliavento, Collina'nın askerlik arkadaşıydı herhalde!
Saatli bomba gibiydi. Zaten Ocak ayında futbol sahalarına veda edecekmiş.
Maçın ilk devresinde öyle bir pozisyonda ofsayt düdüğü çaldı ki "Eyvah" dedim. Allahtan Beşiktaş, oynadığı güzel futbolla Monaco'nun yanı sıra Tagliavento'ya da fazla şans vermedi.
Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Caner Erkin'i kadro dışı bırakmasının ardından Talisca'yı yedek bırakması hepimiz için sürpriz oldu. Belli ki Güneş, Tolgay ve Oğuzhan'la orta sahayı güçlendirmek istemişti. Güneş'in bu taktiğiyle orta sahaya dinamizm getirdi.
Beşiktaş ceza sahasını her düşündüğünde gözler belki Talisca'yı aradı ama Monaco, Beşiktaş'a karşı direnç göstermekte oldukça zorlandı.
İlk 3 maçta 9 puan kazanan bir takımın oynaması gibi oynadı Kara Kartal.
Artık sırada Porto var
İlk devrede; Oğuzhan ve Gökhan Gönül'ün şahsi gayretleriyle girdiği pozisyonlar gol olsa kutlamalar daha da erken başlayabilirdi.
İlk 45 dakikada sahanın 1 numaralı ismi Adriano idi ama maalesef ilk yarının değil! Brezilyalı futbolcu; sağlı, sollu nefis paslarıyla Beşiktaş'ı nefis yönlendirdi ama 45+1'de öyle bir yerde, öyle bir hata yaptı ki Monacolu futbolcular bile bu ikram gole şaşırdı.
Kara Kartal'da dün vasatın altına düşen oyuncu yoktu. Hepsi kazanmak için müthiş insanüstü bir gayret gösterdi. Hele bir pozisyonda Quaresma bir topa yükseldi ki sanki kanatlanıyor uçuyor zannettim.
Beşiktaş için 1 puanın çok büyük önemi var. Kartal grubunun lideri ve evindeki Porto maçını da kazandığı taktirde bu sezonki başarısını taçlandıracak.
Her şey bir yana Beşiktaş'ın futbolu gurur ve keyif veriyor.
Bir Türk takımının böylesine bir futbol ortaya koyması, sürekli gol araması ve rakibini baskı altına alıp sürklase etmesi harika bir olay.
Monaco alabileceği en iyi skoru aldı. Artık sırada Porto var.
Saatli bomba gibiydi. Zaten Ocak ayında futbol sahalarına veda edecekmiş.
Maçın ilk devresinde öyle bir pozisyonda ofsayt düdüğü çaldı ki "Eyvah" dedim. Allahtan Beşiktaş, oynadığı güzel futbolla Monaco'nun yanı sıra Tagliavento'ya da fazla şans vermedi.
Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Caner Erkin'i kadro dışı bırakmasının ardından Talisca'yı yedek bırakması hepimiz için sürpriz oldu. Belli ki Güneş, Tolgay ve Oğuzhan'la orta sahayı güçlendirmek istemişti. Güneş'in bu taktiğiyle orta sahaya dinamizm getirdi.
Beşiktaş ceza sahasını her düşündüğünde gözler belki Talisca'yı aradı ama Monaco, Beşiktaş'a karşı direnç göstermekte oldukça zorlandı.
İlk 3 maçta 9 puan kazanan bir takımın oynaması gibi oynadı Kara Kartal.
Artık sırada Porto var
İlk devrede; Oğuzhan ve Gökhan Gönül'ün şahsi gayretleriyle girdiği pozisyonlar gol olsa kutlamalar daha da erken başlayabilirdi.
İlk 45 dakikada sahanın 1 numaralı ismi Adriano idi ama maalesef ilk yarının değil! Brezilyalı futbolcu; sağlı, sollu nefis paslarıyla Beşiktaş'ı nefis yönlendirdi ama 45+1'de öyle bir yerde, öyle bir hata yaptı ki Monacolu futbolcular bile bu ikram gole şaşırdı.
Kara Kartal'da dün vasatın altına düşen oyuncu yoktu. Hepsi kazanmak için müthiş insanüstü bir gayret gösterdi. Hele bir pozisyonda Quaresma bir topa yükseldi ki sanki kanatlanıyor uçuyor zannettim.
Beşiktaş için 1 puanın çok büyük önemi var. Kartal grubunun lideri ve evindeki Porto maçını da kazandığı taktirde bu sezonki başarısını taçlandıracak.
Her şey bir yana Beşiktaş'ın futbolu gurur ve keyif veriyor.
Bir Türk takımının böylesine bir futbol ortaya koyması, sürekli gol araması ve rakibini baskı altına alıp sürklase etmesi harika bir olay.
Monaco alabileceği en iyi skoru aldı. Artık sırada Porto var.