Bence artık barış zamanı
- Rıdvan Dilmen Yazıları
- 08 Haziran 2017, 00:33:23
Arda konusu aşağı yukarı 11 aydır devam eden bir konu… Hem Arda, hem Burak, hem Caner, hem de Selçuk. Euro 2016'dan bugüne bir süreç yaşandı ve bugüne gelindi.
Önce yoklardı, sonra geldiler ama sonra Fatih Hocanın talihsiz bir demeci oldu, tam sulh sağlanmışken "İçime sinmedi" cümlesi oldu. Çok tehlikeli bir cümleydi, "Bir huzur gözükmüyor" demiştim o günde. Bir sıkıntı olduğu gerçeği vardı. Bu son maçta okuduğumuz, duyduğumuz konular patladı. Arda'yı bu noktaya getiren sebepler Fransa dönüşü başladı.
Sabahlara kadar kumar oynadığı twitler atıldı. Otele kadın getirdiği, paragöz olduğu vs söylendi. Toplum Arda'yı biliyor.
Özellikle para konusunda elinin açık olduğunu, yardımsever olduğunu… Bu bir kartopu gibi etki etti. Yazanlar da belli. Paragöz diyen federasyon başkanının gazetesindeyim diyor… Kumar diyen de yazarım diyor. Kadın kız diyenler var. İtibarsızlaştırma başladı. Emre Belözoğlu aracılığıyla da bir anda Milli Takım'a döndü. Kazandı da Milli Takım. Ondan sonra da o demeç… Bugüne gelindi.
Hiç kimsenin kimseye vurmaya hakkı yok, bunun tartışması olmaz. Birikim, birikim, Barcelona'daki durumun belirsizliği derken hata yaptı Arda. Basın toplantısı da şöyle oldu. Kosova maçıyla ilgili konuşacaktı bence Arda. Bir maçlıktı bence. Oradaki gazeteciler protestoda bulundu, kalktı gitti. Onlara saygı duymam için gazeteci tokatlayan bir kişi Milli Takım'da oynarken tepki koyması lazım. Havada kavga ile karada kavga arasında fark var demek ki!
Denizde de başka bir uygulama mı olacak?
Arda özür dilemeli
Siyaseten evet dalgasında benim de hatam oldu, onu da video çekme işine dahil ettim.
Beni bitirdiler, Arda'yı da cebe koydular.
Şu anda olanların yüzde 70'i bu sebepledir. Geçenlerde Murat Boz'a da oldu. Benle de ilgili, federasyon başkanlığıyla ilgili yalan dolan terbiyesizlik ahlaksızlık, her şey oldu. Ben biraz siyasi olduğunu düşünüyorum tepkilerin. Bu mevzudan sonra olay farklı hale geldi. Bekliyorlardı. Bu konuşmayı yapmadan önce ben de böyle yaşıyordum, Arda da böyle yaşıyordu. Videodan sonra da aynı yaşıyoruz. Ne değişti? Bu durum siyasidir.
Futbol Direktörümüz de bunu görmeli, Sayın Cumhurbaşkanımız da görmeli. Bir gazeteci, gazeteciler ordusunu Üsküp'ten kamp yapılacak yere aynı uçakta koymayacaksın.
Oyuncunun özelidir. Şortla, terlikle gider. Özel konuşur.
Milli Takım uçağında gazetecinin ne işi var? Yönetici yok, gazeteci var. Oyuncu maçtan çıkmış, sinirleri bozuk… Bir gün sonra götür gazetecileri tarifeli uçakla, ne olur?
Bu düzen böyle gitmez.
Barıştan zarar gelmez, bu ülke için barışacaklar. Ben dost kalsınlar demiyorum. İşlerine gelince Cumhurbaşkanı, işe gelmeyince perde arkası çözelim olmaz. Bence artık barış zamanı. Büyükler artık devreye girecek. Bu benim bilgim değil, böyle olmalı diye düşünüyorum.
Arda'nın dünya çapında bir ismi var. Fakat Arda da Bilal Bey'den özür dilemeli.
Elini öpmekten de çekinmemeli, bunlar ayıp değil.
Bilal Bey de paragöz demeyecek.
Nereden biliyorsunuz?
Masöre ceplerinden para toplayan bir adam Arda…
Aday olmayacağım
Bir gün "Futbolun Zirvesi" programında "Futbolcudan başkan niye olmasın, olur mu" sorusunu tartışırken spontane gelişti adaylık meselesi.
2019'da olabilirim dedim.
Sonra hakikaten ciddiye bindi, niye olmasın diye düşündüm.
Fakat bir baktım ki ben sağlıklı yorum yaparken menfaatim için olduğunu zannetmeye başladılar. Bugünü iyi hatırlasın insanlar... Şerefim ve namusum üzerine yemin ederim ki asla Federasyon Başkanlığına aday olmayacağım.
Kimse bugüne kadar menfaati için beni konuşturamadı.
Bu meseleyi artık kapatalım.
Yalnız şu bilinsin ki Sayın Cumhurbaşkanıyla bugüne kadar bir kez bile bir dakika dahi konuşmadım.