Her geçen gün iyiye
- Rıdvan Dilmen Yazıları
- 03 Ekim 2011, 00:28:32, Güncelleme: 03 Ekim 2011, 00:58:26
Bir duran topla da öne geçti. Oyuna hükmederek, deneyimiyle, her geçen gün üzerine koyarak çok uzun süre sonra ilk deplasman zaferini elde etti.
Bu, birkaç yıldır sallanan bir takım için özellikle güven açısından önemliydi.
Sarı-kırmızılıların öz güvenlerinin her geçen gün arttığı görüyoruz.
Bir kere kesinlikle Galatasaray bam güm oynamıyor. Ayağa oynayarak hücum yapmaya çalışıyor. Yapamadıkları tek bir şey var: Hız.
Topun hızında problem var.
Bir kere hızlı hücum yaptılar, o da muhteşem bir Kazım vuruşuyla golle sonuçlandı.
Pas organizasyonlarını seviyor Fatih Terim.
Bunu da takımına yerleştirmeye çalışıyor.
Ve oyunun tamamında 4-1-4-1'e sadık kaldı.
Hatta Baros'u soktuğunda da bu hızlı dizilişi bozmadı. Elmander'i sola aldı.
Ankaragücü'nün Rajnoch ile kaçırdığı pozisyon hemen aynı dakikada aynı oyuncunun kendi kalesine attığı gol, takımın oyun disiplinini kaybetmesine yol açtı.
Oyuncular ve teknik direktör maksimum güçlerini sarf etmeye çalışıyorlar. Ama arada gerçekten güç garkı var.
Bu fark da zaten sonuca yansıyor.
Baros yine Karabük deplasmanındakine benzer bir penaltı kazandırdı.
Skordaki rahatlık ve oyunun sonlarında olmasından dolayı Melo ile kullanmadılar penaltı atışını herhalde.
Bir takımın mutlaka birinci penaltıcısı olması lazım.
Burada Baros'a moral sağlamak da düşünülmüştür. Ama Baros'un gereksiz kart görme hastalığı devam ediyor.
Kısa bir süre görev yapmasına rağmen yine sarı kartı aldı. G.Saray çok iyi oynamasa da her gün üzerine koyarak ayağa pas yapma yüzdesini artırıp yoluna devam ediyor.
Maçın hakemine gelince... Fırat Aydınus dün çok iyi bir yönetim gösterdi.