Ümitler
Bir yanda bu sezon derbi kazanamayan ve matematiksel olarak şampiyonluk yarışını sürdürmek isteyen Fenerbahçe, diğer yanda kazanıp kötü geçen sezonda taraftarının moralini yükseltmek isteyen Trabzonspor vardı. 15 günlük aradan sonra Bjelica'nın hazırlığı ve özellikle üçlü formasyon tercihi hatalıydı. Üçlü savunmada sol stoper oynayan Eren, oranın oyuncusu değildi ki yenilen ilk golde Batsuhayi'yi kaçırdı. Orta saha beşlisinde sol çizgide Larsen sağ ayağıyla zaten oynayamaz, sağ çizgide de Visca 60-70 metreyi gidip gelecek fizik kapasitesinde değil. Hamsik'in 8 numara gibi oynaması, Ömür'ün Umut'un yanında başlaması ve Umut'un tek santrfor gibi başlaması yanlıştı. Bu 6 oyuncunun sırf üçlü diziliş uğruna oynatılması Trabzonspor'un performansını geriye götürdü ve yenilgiye neden oldu. Fenerbahçe maça iyi başladı ve de erken gol buldu. Golden sonra rakibin kötü oynaması ve düşük enerjisinden yararlanıp sarı-lacivertliler daha erken 2'yi, 3'ü bulmalıydı.
Burada Fenerbahçe'nin bir hastalığı ortaya çıktı. İlk golü attıktan sonra hem tribünün, hem takımın enerjisinde her zamanki gibi bir düşüş oldu. Oyunu ağırdan alma, skoru koruma gibi doğru olmayan bu anlayış Peres'in golünden sonra yerini coşkuya ve özgüvene bıraktı. F.Bahçe üçüncü golü bulduğu gibi ritmi devam ettirse farkı daha da açabilirdi. Jorge Jesus, yine anlamsız oyuncu değişikliklerle takımın enerjisini düşürdü, pozitif görüntüyü negatife çevirdi. Jesus, Türkiye'de ilk derbi galibiyetini aldığı gibi Fenerbahçe de şampiyonluk 'ümitlerini' uzatmış oldu.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.