Seçebiliriz!
Fenerbahçe ve Başakşehir'in oyun başlangıcı dengeliydi. İki takım da hem ön alan baskısı yapmak istedi hem de topa sahip olmak istedi. Burada özellikle Fenerbahçe yediği gole kadar oynadığı oyunla Başakşehir'in tuzağına düştü. Bir takım nasıl rakibi kendi oyun tarzına çekerse, rakip de buna uyarsa en büyük hataya düşmüş olur. Fenerbahçe de Başakşehir gibi temposuz hareketsiz, geriye pas yaparak oynadı. Coşkusu ve üretkenliği eksikti. Kısa sürede duran toptan 2. gollerini yediler. Bu organizasyonlara Emre Belözoğlu'nun idmanlarda çalıştırması gerekir. Antrenmanlar takım için mükemmelliğe açılan yollardır. Zayıf taraflarınızı güçlü yöne çevirmeniz orada gerçekleşir. Güçlü yönlerinizi de daha güçlü yaparsınız.
Fenerbahçe devre biterken Ozan'ın Gökhan Gönül gibi ön direğe gitmesi ve Szalai'nin golü tamamlamasıyla silkindi. Saha içinde tempoyu yükselttiler. Daha dikine oynamaya başladılar. Özellikle oyuncu değişikliklerinden sonra, oyun sıkıntısı yaşamalarının nedeni belli. Yüksek tempolarda orta saha hücum bağlantısındaki oyuncular topa sahipken oynama becerisine sahip. Top rakipteyken basit top kayıplarıyla başladılar. Burada da Başakşehir Fenerbahçe'nin üzerine geldi. Mahmut'un atılmasından sonra da pas yapan, sahayı genişleten bir oyunda Harun'un bireysel yaptığı hatadan sonra kendi hatasını telafi etmesi hem kendi hem takımı adına çok önemliydi. Alınan 3 puan özellikle kurtarılan penaltıdan sonra şampiyonluk yarışında Fenerbahçe'nin ivme kazanması ve enerjinin sahaya geçmesi açısından çok önemliydi.
Fenerbahçe'nin özellikle oyun üstünlüğünü aldığı bölümlerde yerden oyun tekniği güçlü oyuncularıyla pas ritmini bulması, rakibin boş bulduğu alanlara hareketlenip girmeleri doğruydu. Rakip ceza sahasına sayısal olarak daha fazla oyuncuyla girmeliler. "Geçmişi değiştiremeyiz am nasıl ilerleyeceğimizi seçebiliriz" Sosa'nın saha içindeki takım liderliği, onun kurgulayıp planladığı sağlıklı oyun, oyun aklının ondan kurulması doğruydu. Çünkü çevre kontrolü ve oyun görüşü mükemmel bir oyuncu. Bununla beraber daha fazla Türk oyuncunun yer alması da coşkuyu artırdı. Çizgilerde klasik çizgi oyuncuları değil, Pelkas ve İrfan Can gib daha fazla topa sahip olan, teknik kapasitesi yüksek futbolcularla oynaması da doğru bir tercihti. Nazım ve Cnaer'in de çıkışıyla birlikte 2-7- 1'e dönen oyunda aktif dinlenmeyi doğru yaptılar, topun peşinden koşmayı bırakıp rakibi koşturdular. Takımdaşlığın artması, çok seslilik yerine tek sesin ortaya çıkması daha hedefe kilitlenen, başarmak için de coşkulu istekli sınırlarını zorlayan sarılacivertlilerin saha görüşünü çevresini, duruşunu, tavrını değiştiren Emre Belözoğlu önemli işler yaptı. Takımına aşıladığı en önemli unsurlar bunlardı.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.