Kaçtı

Ersun Yanal istifa ettikten sonra oyuncuların reaksiyonu merak ediliyordu. Takımı resmi olarak olmasa da Emre Belözoğlu kontrol etti. Ferdi'nin ilk defa Süper Lig maçında ilk 11 başladığını gördük.
Fenerbahçe maça iyi başladı golü de buldu. Ama bunu sürdürebilecek enerjisi yoktu. Yanal'ın çok kullanmadığı Tolgay'ın, Jailson varken başlaması ve Ferdi-Tolga değişikliği yanlıştı.
Bunlar organizasyonsuzluğu anlatan en temel nedenlerdi.
Sezon başından beri -bir bölüm hariç- uyum sağlamayan Muriç ile Kruse ikilisi yine iyi başlayamadı.
Üstüne Kruse sakatlanıp çıktı.
Fenerbahçe'de Ferdi oynayacaksa Mehmet Ekici'nin hücumda sağda oynamasının bir anlamı yok. İlla kanatta oynayacaksa ters ayakla içeri kat etmesi için solda olması gerekir. Sağda da Ferdi'nin başlaması gerekirdi. Tolga Ciğerci ile son maçlarda Tolgay Arslan ısrarını anlamak mümkün değil.
Yine de Fenerbahçe'nin ikinci yarı 10 kişiyle karakter koyup 1 puan alması önemliydi.

***

Hakem Zorbay Küçük'ün Serdar Aziz'in attığı golü iptal etmesi en büyük yanlıştı.
Ersun Yanal'ı yeri geldiğinde ben de eleştirdim. Yalnız yeri ve zamanı gönderilmesi açısından doğru değildi. Eğer hemen teknik direktör hamlesi yapılmayacaksa sezonun Yanal ile bitirilmesi gerekirdi.
Bu yanlıştan dolayı da saha içinde herkesin kendi kafasına göre oynadığı disiplinsiz bir takım vardı.
Bu iş, sahada yalnız futbolcuların eline bırakılacak "Sahaya çıkın oynayın, kazanın" kelimeleriyle tarif edilemez.
Bu kadar başıbozukluğun olduğu yerde başarı ve iyi performans hayal.
Fenerbahçe'nin başarılı olduğu sezonlarda en büyük özelliklerden biri şampiyonluk havasının, gazının yüksek olmasıdır. Moral motivasyonu en büyük itici gücüdür. Bunun bu sezon 'kaçtığını' olduğunu gördük.