Adı Fatih
Çin mitolojisinde asırlardır yarasaya verilen bir sözden bahsedilir. Takvimleri farklı da olsa hemen hemen 2020 yılbaşına denk gelen bir tarihte;artık insanların yarasaları yemeyeceği sözü verilmiştir.
Efsaneye göre de insanoğlu sözünü tutmaz ve bunun üzerine yarasa öcünü almak için bu ölümcül virüsü dünyaya saçar.
Bir rivayete göre de; dünyayı yöneten büyük güçler gidişatı değiştirmeye karar verir ve yeni bir hayat dizayn etme niyetine bürünürler. Eleme usulü gibi; giden gitsin kalanlar bize yeter derler.
Bir başka rivayette de; siyonist güçlerin biolojik savaşından konuşuluyor.
Ekonominin seyrini değiştirecek, ülkelerin klasmandaki durumlarını etkileyecek ve tüm dengeleri alt üst edecek sinsi bir savaştan bahsediliyor.
Hem de bu virüsü doğanın oluşturduğunu savunanlara inat...
Tabi bu tarz varsayımlar ortada gezerken sanki her şey değişecekmiş gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor.
Ama çok ilginç bir şey var; hangi dedikodu gerçekleşirse gerçekleşsin hiç biri futbolu silip atmıyor.
* * *
Yeni sektörlerden, yeni hayatlardan, yeni yaşam tarzlarından bahsediyorlar fakat hepsinin menüsünde futbol yine var. Bunların hepsi kafa karıştıran komplolar olsa da ortada bazı gerçekler de beynimizi zorluyor.
İsmi Ali imiş, Veli imiş, Hasan mış veya Fatih miş...
Can candır. Konu insan ve sağlık olunca herkes eşittir. Ama konu futbol olunca "Fatih" ismi tüm dünyada farklıdır. Her kafada özeldir.
Öncelikle hocama geçmiş olsun diyorum. Bugüne kadar olduğu gibi bu konuda da dikkat çekeceğini,farklılık yaratacağını düşünüyorum.
Böyle güçlü bir adamın da bu belayla uğraşması; tüm topluma işin ciddiyetini göstermiş olacak umarım.
Azmine,hırsına defalarca şahit olduğumuz Fatih Hoca tarih yazmaya da alışıktır. Bu topraklarda doğmuş ender özel adamlardan biridir. Bir kaç güne bunu da atlatır.
Dünyada herkesin aynı kader ilk kez beraber yaşadığı bir zaman diliminden geçiyoruz.
Ortak düşmanımız belli. Evde oturmalıyız. Kendimizi dinlemeliyiz.
Anılarımızı ve planlarımızı göz önünden geçirecek epey bir vakte sahibiz bu kez.
Bizim de hayatımızdan eleyeceğimiz veya ekleyeceklerimiz olacak. Bakış açımız,dokunuşumu z,mutluluklarımız veya korkularımız değişecek belki de...
Ama içimizdeki ben asla değişemez. "İnsan birinden veya bir şeyden nefret etmeden diğerlerini sevemez."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.