Başarısızlıktan ders almak!

Ligin son haftalarına yaklaşıldıkça tüm takımlar pür telaş içine giriyor.
Tepelerde ve diplerde gezinen takımlar için tek puan bile altın değerinde.
En tepeye çıkmak isteyen Beşiktaş ile en dipten kurtulmak isteyen Balıkesirspor arasındaki mücadelede bunu gördük. Bu arada "yorgun" olmasaydı bildiğimiz, tanıdığımız Beşiktaş'ın; Balıkesirspor'a puan kaptırmayacağını vurgulayalım!
Ancak bu kayba karşın şu gerçeğin altını rahatlıkla çizebiliriz ki; ligin en iyi oynayan ve en başarılı takımı Liverpool gibi futbolun beşiği İngiltere ekibini deviren Beşiktaş'tır.
Sahasızlıktan "Gurbet kuşu"na dönen Kartal, bu yokluğa artık aldırmıyor!
Beşiktaş'ın başarısında takım ruhunun, birlikteliğin, inanmışlığın büyük rolü var. Kazandıkça futbolcuların özgüveni artıyor.
Şemsiye ters dönmesin
Siyah-beyazlı takımın, zirvede dolaşmasında kaliteli futbolcu çokluğundandır.
Kaliteli futbolcu çokluğunun hücum bölgesinde olması ise dikkat çekici.
Dikkat çeken bir diğer faktör; iki ön libero Veli ve Atiba'nın et-tırnak gibi görüntü vermeleri. İkisinden biri olmayınca öteki, kendini öksüz gibi hissediyor.
Bu ikili Beşiktaş orta sahasının sigortası. Veli ile Atiba'ya ek olarak alınan Tolgay da iyi bir alternatif. Veli ile Atiba'dan farklı yanı; forvetin arkasında Alex gibi hücumu sevmesi, forvete destek olması. Takıma ısındıkça hücumda daha etkili, keyif, heyecan veren, futbolu akıcı bir Beşiktaş izleyebiliriz.
Beşiktaş; genç, dinamik, enerjik bir takım. Çok koşuyor, futbolcular gençliklerinin enerjisiyle çok çalışıyorlar. Bunlar bir takım için elbette iyi özellikler.
Ancak, bu özellikteki bir takım için şemsiye ters de dönebilir. Şöyle ki; Şampiyonluk yarışında koşan bir takımın oyuncuları yarışın yol açabileceği baskının etkisiyle panikleyebilir.
Böyle bir durumda soğukkanlılıkla ipi göğüslemeye çalışması gerekir.
Deneyimsiz gençlerin ağırlıkta olduğu Beşiktaş, hedefi vuramayabilir!
Türkiye Kupası'nda uğranılan başarısızlık Süper Lig ve UEFA Avrupa Ligi için ders olmalıdır!