Sistem değişikliği
- Osman Aslan Yazıları
- 21 Eylül 2011, 01:16:35
Süper yabancılarıyla Beşiktaş, normalde UEFA Avrupa Ligi'nde gruptan da çıkar.
Çıkması gerekir. Doğrusu bu ya; bu kadroyu bu başarı kesmez. Bu kadro daha üst finallerden de çıkması durumunda gereken başarıyı elde etmiş olur. İşte o zaman gerçek Beşiktaş'ı alkışlarız.
Şimdiki Beşiktaş, gerçek futbolunu oynayamıyor!
Oyun ilkeleri tam gerçekleştirilemiyor, henüz.
5-1'lik Maccabi Tel Aviv ve 3-1'lik Ankaragücü galibiyetlerine bakmayın siz! Bu dengesiz oyunuyla bu Beşiktaş'ı zirvenin en tepesinde çok zor görürüz! Çünkü Beşiktaş'ta general çok!
İşi yapan, bütün yükü çeken askerler, onlar da yetersiz. Böylesine dengesiz takımdan akort bozuk çıkar. İşin garip tarafı böylesine oyun ilkeleri tam oturmamış takımda Carvalhal de oyun içinde sistemden sisteme geçiyor. Tamam, takımda yetenekli futbolcu sayısı çok, ancak doğru olan öncelikle belli sistemi oturtmaktır. Sistemi çorbaya çevirmenin alemi yok.
Tayfur Havutçu'nun 4-2-3-1 sistemine alıştırdığı takıma Carvalhal, 4-3-3'ü benimsetmeye, bununla da yetinmiyor oyun içinde 4-4-2'ye, 4-1-2-3'e geçiyor. Havutçu'nun, 4-2-3-1 sistemine alışmış takımın sistem ve omurgasıyla oynamak, Beşiktaş'ın futbolunu keyifsizleştirir, zirvenin uzağında gezindirir.
YANGINI BÜYÜTMEYİN
Beşiktaş'ın oturmuş bir sistemi, oyun planı olmalıdır.
Rakibe göre ya da içeride ayrı, dışarıda ayrı oynamak Beşiktaş'ın kaliteli kadrosuna yakışmaz.
Böyle karmaşık oyun planıyla belki maç kazanılabilir ama keyif, umut vermez!
Sistemi oturmamış takımın, hücum üretkenlik ortalaması düşük, rakibine teslimiyeti kaçınılmaz olur. Hele de özveriyle oynayan birkaç oyuncunun dışındakiler "kendine oynama" huyunu bırakmazsa Beşiktaş, yandı gülüm keten helva olur! Yangını büyümeden söndürecek olan Carvalhal'dir!
Yapacağı ilk iş ise sağ bekte Ekremya da Hilbert'i kalıcı yapmak, stoperler Sivok, Egemen, Sidnei'nin uyum ve hücum başlatma becerilerini geliştirmek, takımı yüksek, tempolu, disiplinli, agresif oyuna yönlendirmektir!
Ligin başı. Futbolun sistem ilkelerini oturtmak için Beşiktaş'ın yeterli zamanı ve kadrosu var.
Çıkması gerekir. Doğrusu bu ya; bu kadroyu bu başarı kesmez. Bu kadro daha üst finallerden de çıkması durumunda gereken başarıyı elde etmiş olur. İşte o zaman gerçek Beşiktaş'ı alkışlarız.
Şimdiki Beşiktaş, gerçek futbolunu oynayamıyor!
Oyun ilkeleri tam gerçekleştirilemiyor, henüz.
5-1'lik Maccabi Tel Aviv ve 3-1'lik Ankaragücü galibiyetlerine bakmayın siz! Bu dengesiz oyunuyla bu Beşiktaş'ı zirvenin en tepesinde çok zor görürüz! Çünkü Beşiktaş'ta general çok!
İşi yapan, bütün yükü çeken askerler, onlar da yetersiz. Böylesine dengesiz takımdan akort bozuk çıkar. İşin garip tarafı böylesine oyun ilkeleri tam oturmamış takımda Carvalhal de oyun içinde sistemden sisteme geçiyor. Tamam, takımda yetenekli futbolcu sayısı çok, ancak doğru olan öncelikle belli sistemi oturtmaktır. Sistemi çorbaya çevirmenin alemi yok.
Tayfur Havutçu'nun 4-2-3-1 sistemine alıştırdığı takıma Carvalhal, 4-3-3'ü benimsetmeye, bununla da yetinmiyor oyun içinde 4-4-2'ye, 4-1-2-3'e geçiyor. Havutçu'nun, 4-2-3-1 sistemine alışmış takımın sistem ve omurgasıyla oynamak, Beşiktaş'ın futbolunu keyifsizleştirir, zirvenin uzağında gezindirir.
YANGINI BÜYÜTMEYİN
Beşiktaş'ın oturmuş bir sistemi, oyun planı olmalıdır.
Rakibe göre ya da içeride ayrı, dışarıda ayrı oynamak Beşiktaş'ın kaliteli kadrosuna yakışmaz.
Böyle karmaşık oyun planıyla belki maç kazanılabilir ama keyif, umut vermez!
Sistemi oturmamış takımın, hücum üretkenlik ortalaması düşük, rakibine teslimiyeti kaçınılmaz olur. Hele de özveriyle oynayan birkaç oyuncunun dışındakiler "kendine oynama" huyunu bırakmazsa Beşiktaş, yandı gülüm keten helva olur! Yangını büyümeden söndürecek olan Carvalhal'dir!
Yapacağı ilk iş ise sağ bekte Ekremya da Hilbert'i kalıcı yapmak, stoperler Sivok, Egemen, Sidnei'nin uyum ve hücum başlatma becerilerini geliştirmek, takımı yüksek, tempolu, disiplinli, agresif oyuna yönlendirmektir!
Ligin başı. Futbolun sistem ilkelerini oturtmak için Beşiktaş'ın yeterli zamanı ve kadrosu var.