Q7 mi, Forlan mı?
Dünya yıldızlarını kadrosuna katarak, üç kulvardaki yarışa büyük iddia ile giren ancak Avrupa ve Spor Toto Süper Lig'den erken kopan Beşiktaş, bugün Avrupa'ya götüren son hedefi (Ziraat Türkiye Kupası) 12'den vurmaya çalışacak.
Rakip, belalısı İstanbul BŞB. Her şeye karşın, maçın favorisi kalite, yetenek ve en önemlisi 'final tecrübe' üstünlüğüyle siyah-beyazlı takımdır. Çünkü ligde, hücuma cümbür cemaat kalktığı için 2-0 kaybeden Schuster'in tersine Tayfur Havutçu'nun Beşiktaş'ı kontrollü oyunu seçecektir.
En etkili silahı ise yine Quaresma olacaktır.
Kasti faul yapılmadıkça Quaresma'yı engellemek kolay olmuyor. Q7'yi seyretmek insana keyif, heyecan veriyor. Ne var ki böyle bir yıldıza bile eleştiri yapanlar çıkıyor. Vay efendim, bencillik yapıyor, 'takım oyunu' oyuncusu değil. El insaf. Bunu iddia edenler, Portekizli yıldızın yaptığı asistleri, adrese teslim ortaları nedense inkar ediyor, unutuyorlar.
Herkes futbol ulamesı olmuş
Ayrıca Beşiktaş istikrarlı "takım oyunu" oynayamıyor ki kusur Q7'de olsun! "Takım oyunu" için topa sahip olmak, bol pas yapmak, topu çabuk kullanmak, tempolu oynamak gerekir. Böyle bir oyun da ancak fizik gücü, tekniği mükemmel futbolcularla gerçekleşir. Q7 olmayınca Beşiktaş pozisyona giremiyor!
Kendine özgü çalımlarla adam eksilten Q7, Kartal'ı rakip alana uçuran bir bilet.
Bencillik bile Portekizli yıldıza yakışıyor, heyecan veriyor. Ağzı olan konuşuyor. Bu ülkede çok futbol uleması var ya! Atletico Madrid'li yöneticiler ise aptal ki 20 milyon euro'ya Quaresma'yı almak istiyorlar. Forlan'ın bonservisi için Atletico Madrid'in CEO'su Gil Marin'in 12 milyon euro istemesine karşılık, Beşiktaş yönetiminin Q7'ye 30 milyon euro fiyat biçmesi Portekizli yıldızın üstün değerini ortaya koymaktadır.
Karşılıklı Q7-Forlan pazarlığındaki değer farkı, umarım Beşiktaşlı yıldızın futboluna saçma sapan eleştiri yapanları hizaya getirir!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.