Biriken konular...
Devre arası geldi, çattı... Sağlıklı düşünmek için kısa da olsa bir zaman söz konusu...Trabzonsporluları meşgul eden şeyleri sıralayalım ve neler yapılabilir tartışalım...
Mehmet Ekici konusu... Bu konuda düşüncem şuydu ve bu düşüncem şu an aynen devam ediyor. Oyuncunun sorunu her neyse çözümlenmesi gerekiyor. Gitme isteği ya da kalma meyli varsa, çözümü bellidir. Gitme isteğinin karşılığı olarak birkaç seçenek var...
"Bonservisi açıklanır alıcı beklenir" ki ben bunu savunuyorum...
Ya da sezon sonuna kadar ilk yarı performansına katlanman kaydıyla(!) "etinden, sütünden" faydalanılır...
Olmadı, "kadro dışı bırakılır, nadasa çekilir" seçeneği devreye sokulur ki, kimseye bir faydası olmayan bir yöntemdir bu.
Bu sorunu bir kere halletmeniz şart!
Sözleşme yenilememiş bir oyuncuyu taraftarınıza bir kez daha izletemezsiniz, zor gelir!
***
Diğer bir sorun nokta transferleri kim yapacak? Ya da şöyle başlayalım transfer demişken, mevcut transferleri kim yaptı?
Kimseden net bir açıklama gelmediği içindir ki, ortalıkta bir sürü iddia dolaşmaktadır.
Scout ekibi kaynaklı dedikodular; "hoca onay verdi, biz bazılarını almayın dedik, hoca ısrar etti" şeklinde...
Ersun Yanal kaynaklı dedikodular; "Ben birkaç oyuncuyu aldırdım, ayıp olmasın diye onay verdim" şeklinde...
Yönetim kaynaklı bir dedikodu yok... O taraf sessiz, teslim modunda onay vermişler görüntüsü hakim...
O zaman transfer fiyaskosu ortada iken insanlar yeni dönem transferlere nasıl güvenle bakacak? Bu konuda da şeffaflık şart!
***
Yusuf Yazıcı ve Abdülkadir Ömür konusunda sezon başından itibaren "oynatın bu çocukları" ısrarımızı "hocanın bir bildiği vardır" iç sesimizle susturmaya çalıştık.
Lakin hoca gördük ki, kazanmak adına oyuncuları en kallavi maçlarda tercih etmeyi yeğledi.
Bu çocukları Konyaspor önünde izlemek güzeldi, Gümüşhanespor karşısında izleyememek soru işareti!
Gelinen nokta yanlışlarla dolu.
Hoca konuşmuyor, haliyle sorular, konular birikmeye devam ediyor. Maç sonu konuşmalar da genelde mağlubiyet sonrası olduğu için hiçbir işe yaramıyor, tatmin edici olmuyor.
Yusuf ve Abdülkadir'i onlara Beşir'i de geri çağırıp ekleyerek gelecek sezona hazır hale getirmek zorundasınız.
Bir çift söz de bu gençlere... Şimdi tam da geçmişte sizin gibi sivrilenlerle aynı "övgüler" aşamasındasınız.
Yusuf Erdoğan'a da, Zeki Yavru'ya da Yumlu'ya da aynıları yapıldı... Övüldüler...
Bu günler çabuk geçer! Ya yukarı, ya aşağı ya da olduğunuz yerde saymak sizin, ailenizin, hocalarınızın, arkadaşlarınızın, örnek aldığınız insanların elinde...
***
Öz evlat konusunda da şunu söyleyeyim...
Mantık şu; daha iyisini aldığında bu çocuklar sistemin dışına otomatik olarak zaten çıkacaktır. Yani ekstra çaba sarf etmeye gerek yok!
Demek ki alamıyorsun. Daha önce de alınamadı... Yaşadın, öğrendin diyeceğim, öğrenemediğin ortada...
Trabzonspor'un şu halini hâlâ bu çocuklar üzerinden okumaya çalışanlara şunu söyleyeyim.
Sola alınan İbanez, Mustafa Akbaş'ı kesemedi...
Sağa iyi ki alınmadı...
Muhtemelen o da Zeki Yavru'yu kesemezdi...
Alınmadı da paran cebinde kaldı...
Yusuf Erdoğan'ı kesecek kanat da alamadığın Castillo'dan anlaşıldı.
Transfer yapmayı bilmek için Trabzon'u daha iyi, daha doğru yaşamak şart!
***
Son olarak bir iade-i itibar ile başlamalı yönetim ikinci yarıya...
Sadi Tekelioğlu'na 1461 dahil tüm alt yapılar "koordinatör" sıfatıyla teslim edilmeli...
Hem hazırda bir hoca olur da belki işler daha da kötüye gider diye...
Sigorta niyetine...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.