Panik havası...
- Olcay Çakır Yazıları
- 17 Eylül 2016, 23:26:24
Puanlar 3'er 3'er gidiyor, imaj kaybı, moral kaybı, puan kayıplarıyla birlikte artarak devam ediyor.
Teknik adam çare üretemiyor, ürettim zannettiği her hamle fiyasko ile sonuçlanıyor.
Hazırlık maçlarında yapması gereken denemeleri 4 haftadır yapmaya devam ediyor ve yanılıyor Ersun Yanal.
***
Panik halini anlamadığımı bir önceki yazımda belirtttim, okumuş olamaz, okuduysa da katılmadığını anlamış olduk Alanyaspor karşısında.
Sorumlu pozisyonda olup sabırsız görüntü veren tek kişi o şu an Trabzonspor'da.
Bu tip yeni oluşumlarda taraftar memnun olmasa da, camiada çatlak sesler yükselse de, siz inandığınız sistemde "ısrar" etmek zorundasınız.
***
Sürekli bir değişim, sürekli bir arayış hali, güven duygusunu "tribünden tutun saha içine kadar" bitiriyor farkında değilsiniz.
Bu yumuşak orta alanla alabileceğiniz mesafe bellidir.
Öyle de oluyor, gitmiyor takım, bu dördüncü hafta oldu, uyarmaya devam ediyoruz.
Aytaç biraz kuvvet getirdi o alana o kadar... Ayıbı yok, Hami hocanın Zeki'yi orada denediğini ve başarı elde ettiğini biz size anımsatmış olalım....
Mehmet Ekici risk alamıyor artık, biraz Castillo, biraz Bero, hepsi o kadar.
Risk alması gereken oyuncuların arkası sağlam olmalı öyle değil midir?
***
Kurduğu 11'le bizleri bir kez daha şaşırtan Ersun Yanal'ın, maç içinde 1-0'ı bile doğru yönetemediğini göstermesini maç bitimindeki 11'inden anlayabiliyoruz.
Bu bile kaygı vermeli!
O değişiklikleri neden yaptı, ne düşündü bilemiyorum.
Bildiğim tek şey Gaziantep'e kaybettiği takımın son iki takımından çok daha iyi olduğu yönünde.
***
Deneme-yanılma yöntemi ile değil, ısrar etme ile takım olunur bu saatten sonra...
Kaybettiğini fark ettiğin maçta bu kadar kart görmek bile bir kenar dağılmasının ifadesi.
Not: Ersun Yanal üçüncü kez geldi, öz evlat gibi oldu neredeyse, yoksa o da üzerinde bir öz evlatlık baskısı mı hissediyor artık?