Hakeme rağmen

Metin Diyadin, Göztepe'yi Süper Lige taşıyan futbolcuların başında geliyordu, iyi izlenimlerle ayrılmıştı. Teknik adam olarak da Göztepe'yi Süper Lig'e taşımak ve tarihe geçmek için bir kez daha İzmir'e geldi. Başkan Mehmet Sepil de "Kimi alırsan al, arkandayım" güvencesi verdi.
Diyadin aylarca hazırlık yapmıştı, "Şampiyon takım"ı oluşturacak elemanlar için. Yepyeni bir 11 kurdu, geçen yıldan kalanları da her zaman yararlanabileceği gibi hazır tutuyor.
Süper elemanlar alındı. Malzeme güzeldi de iyi yemek yapmak gerekiyordu, olmadı. Yepyeni bir takım kurup bunlardan hemen başarı beklemek güç. Uyum sorunu kendini gösterdi, Elazığspor önünde maçın başında öne geçilmesine rağmen gerisi gelmedi, hakemin vermediği açık penaltıya rağmen puan yine de son anda kurtarıldı. Kötü oldu. İki deplasman üstüste Cehennem Sıcağı'nda oynanacak, Adanaspor ve Şanlıurfa ile boy ölçüşülecek.
Bu tip maçlarda golü attıktan sonra oyunu soğutacaksın, pas trafiğini iyi yöneterek rakibin hızını keseceksin.
Hakem Öztürk, Göztepe'nin bariz penaltısını vermeyerek puanını gaspetti.
Göztepe, yöneticilerin de hatası nedeniyle iki yıldır puanlar kaybediyor.
Geçen sezon Sakarya'ya gidildi, yenilgi. Dün de Bursa'ya gidildi, yine hüsran. Göztepe'nin en büyük kozu taraftarı ve karayoluyla Bursa'ya gidecekleri açık. Çile bülbülüm çile.
4 saatlik yol 8.5 saate çıkmış.
Günah değil mi Göztepe sevdalılarına?