Kontrolsüzlük
Hiçbir hattı ile sahada olamadı Trabzonspor.
Bosingwa'dan tutun, sol açıkta Yusuf'a kadar tüm oyuncular konsantre olamadı. Bu resmin tek izahı var, o da takım halinde aşırı motivasyonun verdiği kontrolsüzlük olsa gerek.
Zira son zamanların futbol ve sonuç olarak herkesin takdirini kazanmış olan bir ekibin bu denli dağınık olması başka şekilde izah edilemezdi.
Beşiktaş oyunun başında attığı golden sonra sahada şaşkın şaşkın dolaştı.
Eğer bu ara toparlanıp iyi işler yapmaya başlayan bordo-mavili ekip bir gol bulabilseydi maçın yönü değişebilirdi.
Fakat bu takımın bu maçta gol bulma şansı bu oyunla asla mümkün olamazdı.
Bir defa bordo-mavili ekip dengesini maça çıkmadan bozmuştu.
Derler ya 90 dakika değil de üç doksan dakika olsa Trabzonspor'un gol atması yine de mümkün olmayacaktı.
Düzenini kaybetmişti bir kez. Tek tesellisi yediği üç gole rağmen hâlâ ayakta, moralli ve oyundaki ani ve yerinde çıkışları ile kaleci Fatih geçer not alır.
Papadopoulos yaktı
Diğerleri ise bildiğiniz gibi. Ne orta sahada ne forvette oyunda olan bir oyuncu yoktu. Savunmada sadece Belkalem'e de geçer not ver, gerisi yeniden sil baştan tedavi edilmelidir.
Bu kötü oyunun gidişinin belki de en büyük sebebi oyunun ilk dakikalarında bireysel hatalardan yenilen iki golün çöküntüsü olabilir.
Esasen iyi olmayan takımda Papadopoulos kötülerin en kötüsü idi. Geçen maçların tersine bir performans ortaya koyunca Ersun hoca zamanında müdahale ile oyundan aldı almasına ama takım bir kere dağılmış, düzenini kaybetmişti.
Forvet ve orta saha oyuncuları sahada kendilerine oynamak için bir türlü yer bulamadılar.
Mesela Özer ve Mehmet aralarına Constant'ın girmesine rağmen bir türlü düzenli oyun mantığına kavuşamadı.
Beşiktaş hak ettiği üç puanı alarak yoluna devam etti.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.