Kaldı 5 final...
Fenerbahçe, şampiyonluk yolunda zor rakibini üstün bir oyunla 2-0 yenerek mutlu sona daha da yaklaştı. Dünkü yazımda sarı-lacivertli futbolcuların bir final havasında mücadele etmeleri halinde zirveye tırmanmakta rakipsiz olacaklarını belirtmiştim. Fenerbahçeli futbolcular da 90 dakika canlarını dişlerine takarak büyük mücadele gösterdiler. Defansta ve ofansta çoğalarak, pas yaparak rakipleri 'faulspor'a pozisyon dahi vermediler. Tolunay Kafkas, hakemlere sataştı ama futbolcularına tekme atacak yerde nasıl oynanacağını öğretmeliydi. Yunus Yıldırım gibi kart göstermekte cimri bir hakemin bile elini çok sayıda cebine götürmesine neden oldular. Güiza'nın biçilerek oyundan sedyeyle çıkmasından sonra yerine giren Gökhan Ünal, eski takımına golünü atarak galibiyet kapısını araladı. Daha sonra da kornerden gelen ortaya nefis bir kafa vuran Lugano'nun golü geldi.
Yıldırım yanıltmadı
Bu iki golün asistini yapan Alex, eğer gününde olsa çok rahat pozisyonda kendisi de 3. golü atarak Fenerbahçe'nin averajını düzeltebilirdi. Bu arada sakatlık dolayısıyla iki maçı boş geçen Emre, çıkıncaya kadar takımın en çok koşan ve top çalan futbolcusuydu. Selçuk'la birlikte orta sahayı ayakta tuttu. Hatasız oynayan defans ve kaleci Volkan da onlara yardım edince Fenerbahçe maç boyunca adeta tek kale oynadı. Fenerbahçe'nin 90 dakika tempoyu düşürmeden mücadele etmesinde sağ ve sol kanatlardaki Mehmet Topuz ile Özer'in de hücumda ellerinden gelen gayreti göstermelerinin rolü büyük oldu. Hakem Yunus Yıldırım, beni yanıltmadı. Dünkü yazımda hakemlerin penaltı pozisyonlarında insaflı olmalarını belirtmiştim ama daha ikinci dakikada Toledo'nun altıpasta gol atmak üzere olan Mehmet Topuz'u indirmesini seyrederek "penaltı vermeyen hakem" geleneğini bozmadı.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.