Şampiyon gibi

Beşiktaş'ı kendisinden önce Fenerbahçe havaya soktu.
Sarı-lacivertliler hem puan kaybı yapıp hem de kendi içinde kriz üstüne kriz üretince Beşiktaş'ın sadece işine bakması yeterli hale geldi.
Siyah-beyazlılar, Sivas deplasmanına giderken de neredeyse bir beraberliğe bile tahammülleri vardı.
Maçın başında Beşiktaş, oyun üstünlüğünü ele aldı. Tek kale pas yapmaya başladılarsa da Sivasspor, siyah- beyazlıların boş alan bulmasını engelledi. Temposuz baskının sonucu 1-2 pozisyon üretimiydi.
Sivaslı iki oyuncunun kafa kafaya çarpışmaları ve belki de Cicinho'nun futbol yaşamına mal olacak sakatlığı, oyunun tempo kazanmasına imkan vermeyen diğer engellerdi.
4 dakikada 2 gol attı
İkinci yarı başında daha cesur ve daha atak olan Sivasspor'du. Ama bu diğer yandan Beşiktaş'ın çok sevdiği ortamın yaratılması anlamına da geliyordu.
58 ile 62 arasında sadece 4 dakikalık bir zaman diliminde Beşiktaş, skoru koparacak 2 golü buldu.
Son dakikalarda Sivas'ın baskısı ve golü Beşiktaş'ın şampiyonluk stresinden geldi. Herşeye rağmen Beşiktaş üç puanı hanesine yazdırdı.
Neden şampiyonluk stresi diyoruz?
Çok basit. Beşiktaş için art arda iki deplasman kritik görünüyordu. İlki Sivas'tı. Belki F.Bahçe, maçlarını kazanmış olsa Beşiktaş strese girecek ve bu deplasmanlarda sıkıntı yaşayacaktı.
Beşiktaş, rakibinin ikramlarını çevirme niyetlisi değildi. Böyle olunca bu maçın sonundaki stres aslında şampiyonluğun kazanılması stresiydi. Kartal maça çok iyi başladı ve sürdürdü. Kritik anlarda iyi oynadı. Sonucu almayı bildi.
Bence bu saatten sonra Beşiktaş'ın şampiyonluğu kaybetmesi mümkün değil. Çünkü siyah-beyazlılar havaya girmiş durumda. Şampiyonluk heyecanı camiayı sarmış. Öte yandan Beşiktaş kaybetse moralsiz ve bitkin gözüken takipçisi Fenerbahçe maçlarını kazanabilir mi?
1 maç fazlasıyla 8 puanlık fark kısalan yolda çok önemli.