Kontrol kaybı

Başakşehir'in oyun felsefesini bir futbolsevere sorsanız size takım savunmasından, disiplinden, hızlı ve organize kontralardan bahsedecektir. Ama tarihinin ilk Avrupa maçında felaketlerin bir rakip kontratakla başladığını söylersek şaşırır değil mi? Mossoro'nun rejisi, ayağa toplar ve hatta Mahmut ile pozisyon derken a bir baktık Başakşehir deplasmanda bayağı bayağı baskılı oynuyor. Ama kontrol biraz elden çıktı. Hollanda ekibinin sevdiği türden basketbol deyimiyle bir geçiş oyununda Alkmaar, az adamla yakaladı Başakşehir'i. Kıyamet alameti gibi bir şey bu. Kaleci Volkan öyle bir hışımla çıktı ki kalesinden rakibine dokunmasa da hakemi yanılttı. Kırmızı kart, penaltı ve gol. Maçın kalan bölümünden bir teselli çıkarmak kolay değildi artık.

Başsız tavuk gibiydi
Yine de devrenin sonuna kadar idare etti takım. Penaltıya kadar ofansif anlamda en etkili isim olan Mossoro da dışarı alınmıştı. İkinci yarıda Emre Belözoğlu girene kadar Başakşehir, saha içinde başsız tavuk gibiydi. Bunun sonucunda gerçek anlamda bir baskı yediler. Bu baskıdan gol yemeden çıkabilmek için topu ileride tutmak gerekirdi. Ancak saha içi organizatörü olmayınca Cikalleshi ileride soğudu. Sonrasında da beklenen oldu ve gol geldi. Emre oyuna girdikten sonra biraz top yaptı Başakşehir ve baskıyı azalttı ama artık iş işten geçmişti. Bir anlık heyecan ve kontrolden çıkış, ardından da fahiş bir hakem hatası turun yönünü belirledi. İstanbul'da hiçbir şey imkansız değil. Ama Başakşehir için genç ve dinamik bir rakibe karşı fiziksel bir meydan okuma olacak. Abdullah Avcı, hakem kadar oyuncularına da kızacak.