Sow'un gecesi

Karşılaşma öyle bir başladı ki ne zaman gol olacak diye beklemeye başladık.
Çünkü Elazığspor, Fenerbahçe ataklarını karşılayıp hızlı adamlarıyla şeffaf orta sahayı geçiyor, caza alanı çevresine gelince takılıyordu.
Ama böyle oynadığınızda eğer büyük takımı cezalandıramıyorsanız işiniz zordur. Elazığspor için yıkıcı olan Sow'un kafa golü oldu. Sonrasında Fenerbahçe'nin istediği gibi gitti işler.
Fenerbahçe'de kadro derinliği gibi önemli bir faktör var. Holmen'in yokluğunda neredeyse tüm oyuncular onun gibi ceza alanına girdiler. Sarı-lacivertlilerin Ersun Yanal yönetimindeki en önemli farkı bu.

En kötüsü Webo'ydu
Ancak iş savunmaya gelince takım kalabalıkken bile zaman zaman hatalar yapılıyor. İki oyuncuya ayrı paragraf açmak gerek.
Kuyt, kendisine takılan "Mr. Duracell" lakabını öylesine hak ediyor ki... 33 yaşında ama enerjisi bitmek bilmiyor. Caner ise sol bekte geçmişte olduğundan çok daha başarılı ve üretken. Geçen haftayı gol ve asistle geçmişti.
Bu hafta da Alex'i hatırlatan bir korner asisti. Caner Erkin'in tek sıkıntısı o el kol hareketleri.
Maçın ikinci yarısında Elazığspor'un yaptığı ve Fenerbahçe'yi 15-20 dakika çaresiz bırakan öndeki baskıyı alkışlıyorum.
Hücumdaki bitirici pas kalitesinin düşüklüğü gol atabilmelerine engel oldu.
2 haftadır manşetlerden futboldan farklı nedenlerle düşmeyen Sowiçin iyi bir geceydi 3 gol atması onun öz güvenini yerine geitrmiştir herhalde. Sahanın en kötüsünün Webo olması belki de Ersun hocayı gelecek hafta kadro seçiminde rahatlatabilir.