Sonuç iyi

Beşiktaş'ı anlayabilmek kolay değil. Dün gece Kayserispor karşısında da her dakikası farklı bir takım vardı karşımızda.
Ahım şahım oynamadan bol gol atan ama kalesinde art arda pozisyonlar veren bir takım. Sonuçta 3 puan mı?
3 puan. Ancak belli ki ocak ayındaki ara transfer Samet Aybaba için elzem.
Öyle bir ilk yarım saat oynandı ki Beşiktaş'ı ara ki bulasın.
Ne hücumda rakibi zorlayabiliyorlar ne de savunmada top kapma konusunda bir gayret gösteriyorlardı.
Her Kayseri atağı bir ara pas denemesiyle noktalanıyordu.
Bunların bir kısmı başarılı olurken McGregor'un Sefa'nın vuruşundaki kurtarışı Beşiktaş'ın yenik duruma düşmesini engelliyordu.
Samet Hoca'nın Ersan-Veli değişikliği belki de maçın kaderini değiştirdi.
Toraman'ın savunmaya geçişi ve Veli'nin dinamizmi ilk yarı sonunda 2 gol getirdi.
Üretkenlik eksik
Bunlara ikinci yarı başında Olcay'ın golü eklenince Beşiktaş'ın 3 puanı cebine attığın düşündük.
Ama ister ileride top tutan Almeida'nın sakatlanması deyin, ister Eskişehirspor maçındaki gibi psikolojik bir geri çekilme, Kayserispor hem gol buldu hem de bir 5-6 dakikayı Beşiktaş'ın ceza alanı çevresinde geçirdi.
Açıkçası Beşiktaş, Spor Toto Süper Lig'in ilk yarısını birçok kişinin düşünmediği bir noktada bitirdi.
Hâlâ şampiyonluk yarışının içindeler. Bu da devre arası transferlerinin önemini arttırıyor.
Kayserispor ise şimdilik hızlı oyununu üretkenliğe çeviremiyor.
Robert Prosinecki ile geçirecekleri bir hazırlık kampı
bu durumu değiştirebilir.