Aslan strese sokabilir

Galatasaray puan farkını 6'ya indirdi. Camia olarak şampiyonluklara alışkın. Başakşehir, kulüp olarak tecrübeli değil ama kadrosunda defalarca şampiyonluk yaşamış isimler var. Bu yarış nasıl geçer? Süper Lig'de en çok şampiyon olan takım Galatasaray. Ayrıca Fatih Terim de yerli hocalar arasında şampiyonluk sayısı en fazla olan teknik adam. Zirve yarışında Galatasaray adına bu büyük tecrübe itici güç oluyor. Başakşehir, yıllardan beri kovaladığı şampiyonluğu bu yıl kazanmak istiyor. 6 puan gibi bir avantajı var. Kalan haftalarda Başakşehir puan kaybı yaşar ve Galatasaray da kazanmaya devam ederse Abdullah Avcı ve öğrencileri psikolojik bir gerginlik içine girip birbirlerine "Eyvah bu sezon da mı şampiyon olamayacağız?" sorusunu yöneltebilirler. Kayseri maçında yedikleri gole karşılık veremeyen Başakşehirli oyuncuların agresif bir yapıya büründüklerini gözlemledim. Bu da skor olarak geriye düştüklerinde panik yaptıklarını ve doğru düşünmediklerini gösteriyor. Cimbom'un işi zor Galatasaray eğer puan farkını azaltacak ortamı yakalarsa tecrübesi, hocasının kimliği ve camianın refleksiyle şampiyonluk ipini göğüsler. Fikstüre bakarsak Başakşehir, Galatasaray'dan daha zayıf ekiplerle oynayacak. Luyindama ve Ndiaye, Yeni Malatya'ya karşı yok. Yoklukları hissedilir mi? Luyindama'nın yerini Donk rahatlıkla doldurur. Ancak son haftalarda yükselişe geçen ve 2 hafta üst üste gol atan formda Ndiaye'nin yeri kolay dolmaz. Bu arada Ndiaye'nin eksikliği orta sahadaki dinamizmi de zayıflatır. Donk'u stoper olarak düşündüm ama Selçuk, Fernando ikilisi orta sahayı güçlendirmez. Çünkü bu iki oyuncu hem teknik hem de kreatif hem de rakiple ikili mücadeleye girmekten çok, oyunu yönetme becerilerine sahip. Ayrıca Malatya'nın güçlü bir orta sahası var. Önce kupa sonra ligde G.Saray, Malatya ile oynayacağı için Terim'in kadro stratejisini oluşturması gerekir. Kupada Ndiaye oynayacaktır ama ligde olmayacak. Gördüğüm kadarıyla Galatasaray orta sahası ne kadar sert olursa rakipler de o kadar ürkek oluyor.
LUCE'Lİ KAYIP YILLARI GÜNEŞ TELAFi EDECEK
Terim ve Lucescu dönemleri Milli Takım pek huzurlu değildi? Şenol Güneş ile özlenen huzur gelir mi? Lucescu dönemini Milli Takım adına kayıp yıllar olarak kabul ediyorum. Türk Milli Takımı'nda bir devrim yapılacaksa bu ancak yerli bir teknik adamla gerçekleşebilir. Eğer Lucescu gönderilmeyip Şenol Güneş getirilmeseydi Milli Takım'da görev yapan birçok genç oyuncu heba olurdu. Güneş'in müthiş bir tecrübesi var. 2002'de Dünya 3.'sü olurken Milli Takım'ın nüvesini G.Saray'ın UEFA Kupası'nı kazanan kadrosu oluşturuyordu. Ortam aynı Ancak 1 yıl sonra 2003'te Konfederasyon Kupası'nda Milli Takım Okan Yılmaz, Fransa maçında penaltıyı kaçırmasa finale çıkacak belki de kupayı alacaktı. O Milli Takım'ı Şenol Güneş 14 ayrı takımdan çağırdığı oyunculardan oluşturdu ve başarı yakaladı. Şimdi aynı ortam var. Bu genç oyuncuların uzun süre Milli Takım'a verimli hizmet etmeleri Güneş ile gerçekleşir. Ayrıca Fatih Terim, Milli Takımlarda hep huzurlu bir dönem yaşatmıştır. 2016'ya gidinceye kadar hiçbir sorun yoktu. Ne olduysa her şey Fransa'ya gittikten sonra yaşandı. Zaten o oyuncu grubunun Milli Takım'da da olacağını düşünmüyorum. Sorunlu isim olarak bir tek Burak Yılmaz var. Burak da Şenol Güneş'e çok bağlıdır.
UMARIM BAŞKAN BİRAZ YUMUŞATIR
Mali Genel Kurul yaklaşıyor? Kulisler hareketli, camia karışık. Bu durum takıma yansır mı? Mali Kongre'nin milli araya denk gelmesi büyük bir avantaj. Ayrıca Galatasaray camiası puan farkına göre hareket etmez. Cengiz'in son divanda "İdari ibrasızlığın anlamı yok. Mali ibrasızlığı verebiliyorsanız verin" şekilde yaptığı tehditkar açıklama hoş karşılanmadı. Üslubunu yumuşatmalı.
MBAYE DİAGNE'Yİ BEKLER KURTARIR
Diagne hala istenilen seviyede değil. Milli arada kendini toparlayabilir mi? Galatasaray'ın oyun yapısının yanı sıra Belhanda-Feghouli ikilisinin saha içindeki işbirliği Diagne'yi maalesef ön plana çıkartmıyor. Kasımpaşa'da oynarken Diagne'ye Trezeguet tek başına servis yapıyordu. Trezeguet'nin ortalarını Galatasaray'da Diagne alamıyor. Ancak güçlü fiziğinin yanı sıra son maçlarda seyyar santrfor tipine bürünmesi rakip defansların dengesini bozuyor. Rodrigues olsaydı... Feghouli'nin Bursaspor'a attığı galibiyet golü öncesi Diagne'nin yaptığı boş koşuyla Bursaspor'un iki savunma oyuncusunu yanında götürmesi gözden kaçmamalı. Onyekuru da orta yapmayı seven bir kanat oyuncusu değil. Eğer Rodrigues kalsaydı Diagne de bir Gomis gibi golcülük hüviyetini yakalardı. Terim golcüsü Diagne'nin verimliliğini artırması için kenar oyuncularının, sakatlıktan dönecek Nagatomo ile hücuma sık çıkan Mariano'dan bol bol orta yapmasını istemelidir.
HAK ETTi
Donk'un şampiyonlukta payı büyüktü. Bu yıl da takımın en güvenilir parçalarından biri. Terim, Donk'tan nasıl bu kadar verim alabiliyor? Fatih Terim sadece bir teknik direktör değil. Yeri geldiğinde baba şevkatiyle hareket eder bazen oyuncularla arkadaş olur bazen de sert yüzünü gösterir. Ama Terim'in en büyük özelliği adalet terazisinin asla şaşmamasıdır. Donk'u geçen sezon Tudor çöpe atmıştı. Terim önce Donk'un duygularını onardı sonra inandığını söyledi. Donk da hocasının uzattığı şevkatli elleri boş geçmedi ve G.Saray'a ciddi katkı sağladı. Donk oyunuyla artı 1 yıllık kontratı hak etti.