Artık 'biz' diye düşünüyorlar
Hamza Hoca ayağının tozuyla Galatasaraylı oyunculardan "Ben" değil "Biz" diye düşünmelerini istemiş. Sevinci de üzüntüyü de birlikte yaşayan bir Galatasaray izledik.
Neden mi? Galatasaray 10 kişi kaldıktan sonra oyuncular skoru korumak yerine maçı kazanmak için çabaladılar.
Savunmayı takım halinde alanları daraltarak yaparken, hücuma da özellikle kanatlardan çıkmaya özen gösterdiler.
Geriden gelip maçı hak ederek kazandılar.
Bu geri dönüş, hoca adına futbolcular adına ciddi bir moraldir. Ama asıl olan takım olmaktır. Bruma'nın golünden sonra Galatasaray'ın takım olarak yaşadığı sevinç "Biz" diye düşünmeye başlamanın mesajıydı.
Selçuk yükselişe geçecek
Yabancı hocalar genelde Türk oyunculara tepeden bakıyor. Kaptan Selçuk İnan bu sıkıntıyı İtalyan hocalarla fazlasıyla yaşadı ve taraftarın hedefi oldu. Çünkü yabancılar duygulara hitap etmez. Mükemmel bir frikik golüne imza atan, klas bir penaltı kullanan ve takımın iki golüne adını yazdıran kaptan Selçuk'un Hamza Hoca döneminde yükselişe geçeceğini iddia ediyorum. Islıklanan Selçuk Eskişehir maçının en çalışkan ve üretken oyuncusuydu. Anderlecht'te atıldıktan sonra "Maça çıkmaz" diyenler yanıldı ve Selçuk Galatasaray'ı bir maestro gibi yönetti.
Ben, geldiği ilk günden beri Bruma'nın destekçisi oldum. İtalyanlar Bruma'yı üç maç üst üste oynatmadı.
Dikine hızlı giden, çabuk, içeri çalım atan, topa sert vuran ve sol ayağıyla nefis bir gol atan Bruma, Hamza Hoca sayesinde daha çok forma bulacak ve Galatasaray'ın sağ kanadına hız katacaktır.
Sneijder, Muslera ve Burak katıldığında Galatasaray'ın oyun kalitesi yükselecektir.
Prandelli döneminde ürkek bir Galatasaray vardı. Hamza Hoca ile pes etmeyen, kazanmak için istekli ve cesur Galatasaray izleyeceğiz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.