Arrivederci zamanı
- Levent Tüzemen Yazıları
- 27 Ekim 2014, 00:12:11
G.Saray'da yeni başkan Duygun Yarsuvat olmuş... Futbolcuların çok sevdiği adam Abdürrahim Albayrak Florya'ya dönmüş... Pastalar kesilmiş. İkramlar yapılmış... G.Saraylı futbolcular da günün anlamına göre Başakşehir'i yeneceklermiş.
Hepsi boş... Hepsi laf... Huzurun, mutluluğun, arkadaşlığın olmadığı yerde başarı da olmaz.
G.Saraylı futbolcular'büyük takım oyuncusu olma' özelliğini yitirmiş. Bir takım maç kaybedebilir, farklı da yenilebilir.
Ama kaybetmenin de, farklı yenilmenin de bir adabı vardır. Teslimiyetçi ruhla oynamak, yenilgiyi kabullenmek G.Saray'ın kuruluş amacında ve genetiğinde yoktur.
Halk arasında "At sahibine göre kişner" diye bir terim vardır. G.Saray'ın hocası Prandelli'ye bak futbolcuların halini gör.
Galatasaraylılık ruhu gitti
Hatırlatayım; 2012-2013 sezonunda Fatih Terim'in G.Saray'ınınTT Arena'da Mersin ve Ordu ile oynadığı iki maç vardı.
Mersin maçında G.Saray geriye düşmüş ve 10 kişi kalmıştı. Ne oldu? G.Saray geriden gelip maçı 3-1 kazandı.
Terim'in atıldığı Ordu maçında G.Saray devreye 2-0 yenik girmiş ama ikinci yarı geriden gelip maçı 3-2 kazanmıştı.
Avrupa'da Braga'yı geriden gelip deplasmanda 2-1 yendi. Bu başarıların temelinde Florya'daG.Saraylılık ruhuyla yoğrulan oyuncuların beyninde ve yüreğinde, "Biz bu maçı kazanırız" düşüncesi vardı.
Çünkü Terim oyuncularına şunu öğretmişti:" Kaybetmekten korkma. Bir şeyi kazanmak için bazı şeyleri kaybetmelisin.
Unutma; kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde yenilirsin."
Sadece Ekim ayında 14 gol yiyen 5 gol atan; Arsenal, Dortmund ve Başakşehir'den toplamda 12 gol yiyen G.Saray'ı Prandelli gibi çapsız bir hocanın ayağa kaldırması mümkün değil...