Sorumluluk!

Maç öncesi G.Saraylı oyuncular için kamuoyunda" Akıllar R. Madrid'de olabilir mi?" şüphesi vardı.
Üstelik milli takımlara çok oyuncu gönderen kulüplerin lige dönüşleri skor açısından hep sıkıntılı oluyordu. Kulübeye geri dönen Fatih Terim, oyuncularını kafa olarak öyle iyi hazırlamış ki; G.Saraylı oyuncular Belediye önünde "Her maçı ayrı ayrı düşünürüz" felsefesiyle ve sorumluluk duygusuyla mücadele etti.
İlk 45'te G.Saray adeta futbol şov yaptı. Hamit, Sneijder, Drogba, Selçuk ve iki mükemmel gole imza atan Burak'ın hareketliliği Belediye'nin sadece savunma yapmaya itti.
Bu da G.Saray'ın bariz bir üstünlük kurmasını sağladı.
Belediye sahasına hapsolunca G.Saraylı oyuncular ayağa isabetli paslar yaptılar ve fizik olarak yıpranmadılar.

Drogba iyi bir lider
Eboue'nin istekli oluşu sağ kanattaki etkiyi artırdı. Bu durum Hamit'in de özgür oynamasını sağladı. G.Saray'ın Burak'la kazandığı iki gol hazırlanış açısından mükemmeldi.
Drogba'nın payı büyüktü.
Liderlik sonradan kazanılmaz, doğuştan varolan bir özelliktir. Drogba takım içinde tam bir lider gibi davranıyor.
Golden sonra Drogba'nın Semih'e gidip, "Pasın çok güzeldi aferin" der gibi kafasını okşaması olgunluk gösterisiydi.
G.Saray'ın ikinci yarıda tempoyu düşürmeye çalışması Belediye'nin cesaretlendirdi. Bu da G.Saray'a kontratak şansı tanıdı. Eboue, Melo, Burak ve Sabri doğru pas tercihi yapabilse skor daha farklı olurdu.
Galatasaray adına, yakalanan takım birlikteliğinin ve Drogba-
Burak ikilisinin uyumu sürmesi önemli bir artı olarak görünüyor.