Tuzağa düşmediler
- Levent Tüzemen Yazıları
- 13 Nisan 2012, 22:32:03
G.Saray'da kavga eden Melo ile Riera affedildi. Bu durum Süper Final'e olumlu mu yansır?
G.Saray yönetimi ve Fatih Terim Riera-Melo arasında yaşanan krizi mükemmel yönetti. Eğer "Bekara karı boşamak kolaydır" zihniyeti ile hareket etselerdi Melo-Riera ikilisi çoktan ülkelerinin yolunu tutmuştu. Medyada ikilinin gitmeleri konusunda yoğun baskı yapan zihniyetin kurmaya çalıştığı tuzağa yönetim ve Terim düşmedi.
Melo'nun bu sezon Selçuk ile birlikte takıma yaptıkları katkıları spor kamuoyu biliyor. Fatih hoca doğru bir hamle ile bağcıyı kovmak yerine üzüm yemeyi tercih etti.
Üstelik iki futbolcunun affedilmeleri konusunda talep takım arkadaşlarından geldi. Bu, G.Saray'daki sezon başından beri inşa edilen arkadaşlık ilişkilerinin tavan yapmasıdır. Riera'yı bilmem ama Süper Final'de Melo'nun G.Saray'a çok fazla katkısı olacağını düşünüyorum.
Çünkü Terim kriz süresince asla Riera ve Melo'ya taviz vermedi. G.Saraylı futbolcuların takım halinde verdiği desteğin Melo'yu çok fazla mutlu ettiğini ve başarı konusunda kendisine geçmişten daha fazla sorumluluk yüklediğini düşünüyorum.
- İlk maçın Beşiktaş ile deplasmanda olması G.Saray'ın oyununu etkiler mi?
Turnuva türü kısa metrajlı bu tür maçlara iyi başlangıç yapmak özgüven ve moral kondisyonu açısından önemlidir. G.Saray 34 maçlık periyotta 14. haftadan itibaren liderlik koltuğuna oturdu ve inmedi. Ayrıca oynadığı 6 derbi maçında da üç galibiyet, üç beraberlik alırken puansal anlamda hem lider oldu hem de rakiplerine psikolojik açıdan üstünlük sağladı. Yeni kurulan bir takım için iki şey çok önemlidir:
1- Takım olabilmek.
2- Özgüven kazanmak.
Süper Final'e G.Saray bu iki özelliği taşıyarak giriyor. Sakin ve sabırlı olmak başarının temel şartı.
Ayrıca G.Saraylı oyuncular, rakiplerinin oyun yapılarını ve neler yapabileceklerini iyi biliyorlar.
Fatih hoca da bu 6 derbide G.Saray'ın nerede üstün olduğunu ve ne gibi zaafları bulunduğunu aneliz etti. G.Saray'ı bu sene başarıya götüren bir başka etken de Fatih hocanın futbolcularla sık yaptığı maç analizleri oldu.
- Emre bu hafta cezalı. Sizce onun yerinde Terim kimi oynatır? G.Saray nasıl bir kadro ile sahaya çıkar?
G.Saray'ın iskeleti belli olan bir kadrosu var. Fatih hoca şartlar izin verdiği sürece kadroyu bozmamaya özen gösterdi. Takım uyumu adına kadroyu korumak ve ısrar etmek, G.Saray'ın dengeli oynamasını sağladığı gibi başarıya da taşıdı. Eboue'nin Melo'nun Elmander'in yokluğunda G.Saray'ın balansının bozulduğunu gördüm.
Emre Çolak da Arena'daki F.Bahçe maçından bu yana G.Saray'ın iskelet kadrosu içinde yer buldu.
Emre çabuk, çalışkan, rakipten çok top çalabilen, orta yapabilen bir oyuncu.
Bu özelliklerini Fatih hocanın ısrarları sayesinde geliştirdi ve kalıcı oldu.
Terim'in son transferi Aydın'dır. Manisa maçında oyuna girip G.Saray'ın oyun şeklini değiştirdiği gibi skora da doğrudan katkı yaptı. Emre'nin yokluğunda Aydın'ı ya da Riera'yı Terim solda kullanabilir.
RÖPORTAJ: YILMAZ ŞENOL
G.Saray yönetimi ve Fatih Terim Riera-Melo arasında yaşanan krizi mükemmel yönetti. Eğer "Bekara karı boşamak kolaydır" zihniyeti ile hareket etselerdi Melo-Riera ikilisi çoktan ülkelerinin yolunu tutmuştu. Medyada ikilinin gitmeleri konusunda yoğun baskı yapan zihniyetin kurmaya çalıştığı tuzağa yönetim ve Terim düşmedi.
Melo'nun bu sezon Selçuk ile birlikte takıma yaptıkları katkıları spor kamuoyu biliyor. Fatih hoca doğru bir hamle ile bağcıyı kovmak yerine üzüm yemeyi tercih etti.
Üstelik iki futbolcunun affedilmeleri konusunda talep takım arkadaşlarından geldi. Bu, G.Saray'daki sezon başından beri inşa edilen arkadaşlık ilişkilerinin tavan yapmasıdır. Riera'yı bilmem ama Süper Final'de Melo'nun G.Saray'a çok fazla katkısı olacağını düşünüyorum.
Çünkü Terim kriz süresince asla Riera ve Melo'ya taviz vermedi. G.Saraylı futbolcuların takım halinde verdiği desteğin Melo'yu çok fazla mutlu ettiğini ve başarı konusunda kendisine geçmişten daha fazla sorumluluk yüklediğini düşünüyorum.
- İlk maçın Beşiktaş ile deplasmanda olması G.Saray'ın oyununu etkiler mi?
Turnuva türü kısa metrajlı bu tür maçlara iyi başlangıç yapmak özgüven ve moral kondisyonu açısından önemlidir. G.Saray 34 maçlık periyotta 14. haftadan itibaren liderlik koltuğuna oturdu ve inmedi. Ayrıca oynadığı 6 derbi maçında da üç galibiyet, üç beraberlik alırken puansal anlamda hem lider oldu hem de rakiplerine psikolojik açıdan üstünlük sağladı. Yeni kurulan bir takım için iki şey çok önemlidir:
1- Takım olabilmek.
2- Özgüven kazanmak.
Süper Final'e G.Saray bu iki özelliği taşıyarak giriyor. Sakin ve sabırlı olmak başarının temel şartı.
Ayrıca G.Saraylı oyuncular, rakiplerinin oyun yapılarını ve neler yapabileceklerini iyi biliyorlar.
Fatih hoca da bu 6 derbide G.Saray'ın nerede üstün olduğunu ve ne gibi zaafları bulunduğunu aneliz etti. G.Saray'ı bu sene başarıya götüren bir başka etken de Fatih hocanın futbolcularla sık yaptığı maç analizleri oldu.
- Emre bu hafta cezalı. Sizce onun yerinde Terim kimi oynatır? G.Saray nasıl bir kadro ile sahaya çıkar?
G.Saray'ın iskeleti belli olan bir kadrosu var. Fatih hoca şartlar izin verdiği sürece kadroyu bozmamaya özen gösterdi. Takım uyumu adına kadroyu korumak ve ısrar etmek, G.Saray'ın dengeli oynamasını sağladığı gibi başarıya da taşıdı. Eboue'nin Melo'nun Elmander'in yokluğunda G.Saray'ın balansının bozulduğunu gördüm.
Emre Çolak da Arena'daki F.Bahçe maçından bu yana G.Saray'ın iskelet kadrosu içinde yer buldu.
Emre çabuk, çalışkan, rakipten çok top çalabilen, orta yapabilen bir oyuncu.
Bu özelliklerini Fatih hocanın ısrarları sayesinde geliştirdi ve kalıcı oldu.
Terim'in son transferi Aydın'dır. Manisa maçında oyuna girip G.Saray'ın oyun şeklini değiştirdiği gibi skora da doğrudan katkı yaptı. Emre'nin yokluğunda Aydın'ı ya da Riera'yı Terim solda kullanabilir.
RÖPORTAJ: YILMAZ ŞENOL