İki farklı takım

Galatasaray iki ruhlu takım görüntüsü çiziyor. O ruh deplasmanda silik, etkisiz ve golü yediğinde teslimiyetçi bir kimliğe bürünüyor. Ancak o ruh TT Arena'ya çıktığında kükrüyor. Taraftarın müthiş desteği stadın akustik gücüyle birleştiğinde futbolculara inanılmaz itici güç oluyor. Galatasaray, güçlü, yetenekli ve dengeli bir takım olan Eskişehir'i yenerken mükemmel mücadele yönüyle ön plana çıktı. Sahada ısıran, basan, koşan önde pres yapan, takım disiplini ve yardımlaşması üst düzeyde bir Galatasaray izledik. Melo, Riera, Selçuk, Ujfalusi, Hakan Balta'nın, kaleci Aykut'un iyi oyunları, Engin Baytar'ın ve Sabri'nin çalışkanlığıyla birleşince özellikle ikinci yarıda sahada keyif veren bir Galatasaray izledik. Ama henüz tempo olarak çok hızlı değiller, ayağa pası isabetli ve çabuk yapamıyorlar.

Melo çok akıllı bir oyuncu
Fatih hocanın Engin tercihi çok doğruydu. Bu hamleGalatasaray'ın saha içinde topu kullanabilecek oyuncu sayısını artırdı. Melo çok hırslı ve akıllı bir oyuncu. Sahada hiç kaytarmıyor. Hırsıyla seyirciyi sahanın içine çekiyor. Savunma yaparken doğru yerlerde pozisyon alıyor. Galatasaray, Eskişehir önünde en güzel yönü kanatlardan hücum etmeyi düşünmesiydi. Sabri zamanlama hatası yapmasına rağmen kanattan fazlasıyla bindirdi. Hatalarını enerjisiyle ve çalışkanlığıyla kapattı. Riera fizik olarak güçlendiğinde Galatasaray'ın hücum gücünü inanılmaz artıracaktır. Kalitesi topla buluştuğunda ortaya çıkıyor. Riera aklıyla ayaklarını mükemmel birleştiriyor. Elmander güçlü ama hızlı değil patlama sürati de çok düşük. Fatih hoca, Baros'a kapıyı kapamamalı. Engin Baytar'lı oyun sisteminde ve Galatasaray kanatları kullandığı sürece Baros araya atılan final toplarına Elmander'den daha etkili deparlar yapar.