Padişahım çok yaşa!

Yıllardır saygı ile takip ettiğim İnan Kıraç beni hayal kırıklığına uğratı. Düne kadar "Bir bilen" olarak kabul ettiğim ama "TELEGOL" programından sonra artık bir bilen olarak kabul edemeyeceğim İnan beyin aykırı görüşlerinin sebebini çözemedim. Bay Kıraç'ın Galatasaray'a büyük destekleri var. Sadece eğitimde değil, yanlış hatırlamıyorsam Hagi'nin alınmasındaki "ÇEK" onun ailesinden çıkmıştır. Halen Galatasaray Vakfı Başkanı olan İnan Kıraç nerede hata yapmıştır, bunu kendisi bulacaktır.
Genel Kurul'da "TEK OYA" sahip olan Kıraç'ın tehdit eder gibi konuşması ve üyeleri baskı altına alması hatadır. Nitekim bu konuşmaları camiada tepkiyle karşılanmıştır. Kaldı ki hiçbir Tüzük yasaların üstünde değildir.
Tek oyun sahibi olan İnan Kıraç kendisini her halde Genel Kurul'a katılacak delegelerin üstünde görüyor. Bu açıklamalar asla kabul edilemez.
İnan Kıraç, Osmanlı'da kurulmuş 106 yaşındaki Galatasaray'ın son padişahı değildir.
Demokrasiyi Türkiye'ye gelmesinde büyük rol oynamış, Galatasaray Lisesi'nin geçmişini her halde ağlatmamıştır.
Sayın Kıraç dikkat
Galatasaray'a yönetimini atama ile kurmak isterken aldığınız tepkiler isminize yakışmamaktadır.
Yönetime almak istediğiniz Faruk Süren, UEFA kupası dışında mali yönden Galatasaray'a verdiği hasarı siz benden daha iyi biliyorsunuz.
Adnan Öztürk, Seyrantepe alınırken giden 220 metrekare araziden sorumludur. Ali Dürüst'e lafım yoktur. Ancak İş bilirliği ve saygın kişiliği ile bugünkü durumlara düşen Ünal Aysal'ın bu durumdan son derece üzgün olduğu yanındaki dostlarından bana ulaşmıştır.
İnan bey bana göre yapacağınız şey "Ben bu işi yapamadım, altını üstüne getirdim. Hadi bana eyvallah" demek büyüklüğünüze yakışır.
Onun için de kimseden "Padişahım çok yaşa" demesini beklemeyin.