Karşılaşma

Galatasaray'da gündem de kalmak için, konuşmayı kendine prensip kabul eden Adnan Öztürk ilginç bir basın toplantısı düzenledi. Okunması bile uzun zaman alacak konuşmalarından ben bir şey anlamadım. Öncelikle sayın Öztürk hâlâ "Başkan adayıyım" diyemiyor... Bunun sebebi şu: Direkt adaylığını koysa kazanamayacağını biliyor. Bunun için de "B" planını hep gizli tutuyor. Nedir o "B" planı? Onu da yazayım. Sayın Öztürk başka bir başkan adayı ile birleşip, ikinci başkan olmak istiyor. Bu yolda da şansı oldukça fazla. Ayrıca Öztürk'ün, "Galatasaray camiasının içindeki 35 senem boyunca, değerlerimiz olan saygı, sevgi, vefa duygularının bu kadar hırpalanmaya çalışıldığı ve suistimal edildiği bir dönem hatırlamıyorum" sözleri bana enteresan geldi. Sayın Öztürk, geçmişte medyaya söylediklerinizi hatırlatmak isterim...

G.Saray TV açık olmalı
Ancak haklı olduğu bir konuyu da yazmak isterim. Oda Galatasaray TV'nin "Açık mı, kapalı mı?" yayın yapması. Aslında Galatasaray TV, şu günlerde Hasan Tankaya yönetiminde, genç bir kadro ile başarılı yayınlar yapıyor. Kanal stattaki yeni yerine taşınınca daha güçlü olacak. Ben "Abone parasını" ödediğim için programları rahatça seyrediyorum. Ancak Öztürk'ün paralı yayına karşı olmasını sonuna kadar destekliyorum. Kanal kesinlikle paralı değil, bedava yayın yapmalıdır. Bu kanal Galatasaray'a gelir getirmek yerine, taraftarlarını mutlu eden bir organ olmalıdır. Adaylar arasında dürüstçe hareket eden ve aday olan tek kişi Cemal Özgörkey'dir. Kazanıp kazanamayacağı çok güçlü bir program ile iyi bir listeye bağlı. Onunla geçenlerde yaptığım bir sohbette bana "Haklı uyarılarına teşekkürler. Ancak ben imza toplama işinde yokum. Ve hiç karışmadım" dedi. Benim cevabım da doğal olarak "Yazar, düzeltiriz" oldu. Onun için de Özgörkey'e "Af ola" diyelim.