Tezgah nedir?
- İsmet Tongo Yazıları
- 13 Nisan 2009, 21:47:51, Güncelleme: 15 Temmuz 2010, 17:20:11
Koşuyos... Vuruyos... Oynuyos... Gol atamıyos... Ama yumruk atıyos... Kavga ediyos... Küfür ediyos... Milyon euro'ları cebe indiryos... Kime ne tribinos... Lige veda ediyos... Evet, yerlisi ve yabancısı ile Türk futbolu işte böyle... Reklam bunu en güzel şekliyle, tabii bizim de uygulamamızla anlatıyor. Derbideki olaylar utanç vericidir. Ne Galatasaray ne de F.Bahçe, bu olaylar da asla sütten çıkmış ak kaşık değildir. Bizleri dünyaya rezil eden bu derbinin suçluları, en ağır cezaları örnek olsun diye almalıdırlar. Son olaylar başlamadan önce iki Fenerli futbolcu adeta ortalığı karıştırmak için ne lazımsa yaptılar. Bunlardan biri Selçuk, diğeri ise Emre Belezoğlu'dur. Selçuk devamlı fauller yaparak ve kale direğini tekmeleyerek tribünleri tahrik etti.
Lugano'nun İtalya seferi
Emre Belözoğlu da aynı şekilde seyirciyi tahrik edecek her hareketi yapmış, sonra da hakeme el ve kolla ben ne yaptım diye itiraz etmiştir. Mesela korner atışı bunun en güzel örneğidir. Emre'ye atılan yabancı maddelerden dolayı stat kesin kapanmalıdır. Ancak, Emre oraya olay çıkmasın diye başka bir arkadaşını yollasa çok daha akılcı olurdu. Son saniyelerde meydana gelen büyük olayların başlangıcı ise kesinlikle Lugano'dur. Emre'ye attığı kafa ile ortalık karışmıştır. Beni hayal kırıklığına uğratan Arda ve Semih'tir. Olayların içinde olmaları onlara yakışmadı. Ayrıca Lugano'nun bu olaylardan alacağı ceza, onun İtalya'ya transferi için yeterli olacaktır.
Milli Takım'dan devir mi?
Futbolcuların birbirine bu kadar acımasızca saldırmasının ve küfür etmesinin arkasında sanki saklı bir hesaplaşma vardı. Bunun Milli Takım kampından geldiği havasını sezdim. Belki "Yok" diyebilirler ama inanın olayların altında bilmediğimiz bir şeyler var. Tüm bunları bir kenara bırakın. Tribünde oturan iki takımın başkanı ve yöneticilerine kim hesap soracak? Kurdukları takım, aldıkları oyuncular, sorumsuca harcadıkları paralar hepsi birer yalan. Dünyanın her yerinde bu şartlarda yönetimler istifa eder. Beceriksizliğin faturası, Türkiye hariç her ülkede böyle ödenir. Galatasaray Başkanı Adnan Polat, maçtan sonra "Bu hakemle iki takım da maçı kazanamazdı. Galatasaray'a tezgah kurulmuştur" dedi. Bu ithamdan sonra, Polat, bu tezgahı kuranların kim olduğun açıklamalı.
Lugano'nun İtalya seferi
Emre Belözoğlu da aynı şekilde seyirciyi tahrik edecek her hareketi yapmış, sonra da hakeme el ve kolla ben ne yaptım diye itiraz etmiştir. Mesela korner atışı bunun en güzel örneğidir. Emre'ye atılan yabancı maddelerden dolayı stat kesin kapanmalıdır. Ancak, Emre oraya olay çıkmasın diye başka bir arkadaşını yollasa çok daha akılcı olurdu. Son saniyelerde meydana gelen büyük olayların başlangıcı ise kesinlikle Lugano'dur. Emre'ye attığı kafa ile ortalık karışmıştır. Beni hayal kırıklığına uğratan Arda ve Semih'tir. Olayların içinde olmaları onlara yakışmadı. Ayrıca Lugano'nun bu olaylardan alacağı ceza, onun İtalya'ya transferi için yeterli olacaktır.
Milli Takım'dan devir mi?
Futbolcuların birbirine bu kadar acımasızca saldırmasının ve küfür etmesinin arkasında sanki saklı bir hesaplaşma vardı. Bunun Milli Takım kampından geldiği havasını sezdim. Belki "Yok" diyebilirler ama inanın olayların altında bilmediğimiz bir şeyler var. Tüm bunları bir kenara bırakın. Tribünde oturan iki takımın başkanı ve yöneticilerine kim hesap soracak? Kurdukları takım, aldıkları oyuncular, sorumsuca harcadıkları paralar hepsi birer yalan. Dünyanın her yerinde bu şartlarda yönetimler istifa eder. Beceriksizliğin faturası, Türkiye hariç her ülkede böyle ödenir. Galatasaray Başkanı Adnan Polat, maçtan sonra "Bu hakemle iki takım da maçı kazanamazdı. Galatasaray'a tezgah kurulmuştur" dedi. Bu ithamdan sonra, Polat, bu tezgahı kuranların kim olduğun açıklamalı.