Sistem takımı
Yarı finaldeki rakibimiz Almanya'yı analiz ederken bunu birkaç yıl geçmişe giderek yapmak gerekiyor. EURO 2004'e daha gruplarda veda eden Almanya'da teknik direktör Rudi Völler, yardımcısı Skibbe ile birlikte istifa etmiş, Almanya teknik direktörsüz kalmıştı. Federasyon, yeni teknik direktör arayışına Beckenbauer başkanlığında bir "teknik direktör bulma komitesi" kurarak başladı. Amaç Almanya'da oynanacak 2006 Dünya Kupası'na en iyi ve sistemli şekilde hazırlanmaktı. Fakat Almanya'nın eski teknik direktörü ve futbolcusu Berti Vogts, futbolu bıraktıktan sonra Kaliforniya'ya yerleşen Jürgen Klinsmann'ın bu görevi üstlenmesi önerisini getirdi. Komite Klinsmann ile buluştu. Yapılan görüşmenin ardından Klinsmann'ın plan ve programını tatmin edici bulan komitenin tavsiyesi ile kendisine bu görev verildi. İşte bugünkü rakibimiz olan Almanya Milli Takımı'nın temelleri aslında 2004 yılında atılmaya başlandı. Klinsmann ilk iş olarak Joachim Löw'ü yardımcılığına getirdi. Kaleci antrenörlüğünü de beraberce şampiyonluk yaşadıkları Köpke üstlendi. Ayrıca Klinsmann şu sıralarda bizim Milli Takım'da varlıkları çokça tartışılan Amerikan Athletes Performance isimli firmayı angaje ederek futbol dünyası ile tanıştırdı. Bu durum spor ve antrenman biliminde dünyada söz sahibi ülke Almanya'da da çok tartışıldı.
Çekirdek kadro
Klinsmann ilk olarak Michael Ballack önderliğinde çekirdek bir kadro oluşturmaya başladı ve bunun için 40 futbolcu belirledi. Dünya Kupası öncesindeki 2 yıl boyunca yapılan hazırlık maçları ile bu kadro yavaş yavaş belirmeye başladı. 2006 Dünya Kupası'ndaki ilk karşılaşması olan Costa Rika maçına çıktığında kadro artık belliydi. Klinsmann-Löw ikilisinin belirlediği bu kadro oynadıkları sistemli ama göze hoş gelen ve sonuca giden futboluyla büyük takdir toplarken dünya üçüncüsü oldu. Dünya Kupası'nın ardından Klinsmann'ın ayrılması çok şey değiştirmedi. Almanya Futbol Federasyonu yola Löw ile devam etme kararı aldı. Löw de aynı sistem ile çalışmalarına devam etti. Alınan başarılı sonuçlarla rahat bir şekilde EURO 2008 için kanalize olundu ve şu sıralarda yaşayarak gördüğümüz şekilde de Almanya yarı finale yükselerek rakibimiz oldu. Klinsmann-Löw ikilisinin belirlediği çekirdek kadro Dünya Kupası ilk maçına çıktığında şu isimlerden oluşmaktaydı; Lehman-Friedrich, Mertesacker, Metzelder, Lahm- Schneider, Ballack, Frings, Schweinsteiger- Klose, Podolski.
Çok yönlü oyuncular
İşte bu kadro o günden bu yana sadece sakatlık, ceza ve form durumlarına göre ufak tefek değişiklikler gösterdi ama iskelet hiç bozulmadı. Fritz, Borowski, Hitzelsperger, Jansen, Odonkor, Neuville, Gomez, Kuranyi gibi isimler gerektiğinde sistem içinde başarı ile görevlerini yaptılar. Löw'ün asla vazgeçmediği 4-4-2 sisteminde en önemli isim Ballack. Oyunun her iki yönünü de aynı başarıda oynayan sayılı futbolculardan biri olan Chelsea'li futbolcu, her karşılaşmada minimum 10-11 km koşuyor. Üstün tekniğinin yanı sıra kafa hakimiyeti, müthiş serbest vuruşları da olan Ballack, EURO 2008'de Almanya'nın 14 ile en çok faul yapan oyuncusu olurken, 12 faul ile de en çok faul yapılan oyuncu. Bu da Ballack'ın oyunun iki yönünde de var olduğunu gösteren önemli bir kanıt. Bunun yanında Lahm ve Schweinsteiger hem sağ da hem de solda aynı başarı ile oynayabiliyorlar. Fritz, defansın sağ arkasında ve önünde oynayabilirken, Podolski de hem sol kanat hem de hücum da kullanılabiliyor. Çok yönlü oyuncular da Almanya'nın bir başka artısı. Löw'ün oyuncularından ve özellikle de savunmacılardan istediği en önemli şey ceza sahası önünde gereksiz faule sebebiyet vermemek. Bunun için oyuncularına faulsüz oynama idmanları da yaptıran Löw'ün bu isteğini futbolcular başarı ile yerine getiriyor. Özellikle Mertesacker, EURO 2008 elemelerinde sadece 2 faul yapmışken bu şampiyonada henüz faulü yok. Metzelder ise 4 faul yapmış ama bunlarda orta sahada gerçekleşmiş. Almanya'da en çok faul yapan oyuncular hücum elemanları ve orta saha oyuncuları. İşte henüz sisteminin ne olduğunu anlayamadığımız Türk Milli Takımı böyle sistemli bir takım ile zorlu bir karşılaşma yapacak ve bakalım sistemsizliğin kendi içindeki sistemi mi yoksa gerçek sistem mi galip gelecek?
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.